terk çağrısının en azından şu an için pek bir işe yaramayacağı karşılaşma. kulüp tarihinde ilk kez bütün sandıkları, hem de büyük farklarla, önde bitirmiş bir başkan zaten sevmediği ve temizleyeceğini (!) deklare ettiği tribünler maçı terketti diye maç sonrası istifasını açıklayacak değil. avrupa'da ve kupada badem olduğu için elinde sadece türkiye ligi hedefi kalan beşiktaş'ın oldukça zorlu maç programları olan fenerbahçe ve galatasaray'a oranla daha az yorulup yıpranacağı da yadsınamaz bir gerçek. böyle bir ortamda gençlerbirliği gibi son derece zorlu bir rakibi yenip lige mesaj vermek ve takımın bu yılı da en kötü ikinci bitirmesini sağlamaya çalışmak, kusura bakmayın ama demirören adlı işgalciyi protesto etmek için tribünü terk etmekten daha gerçekçi.
Böyle bir ortamda tribünü terk edip takımı yalnız bırakmak ihanettir. daha öncede belirttiğim gibi ben oyumu murat aksu'ya verdim ama en azından bu maçın başında demirören kişisini protesto edip takımın yoluna taş koymayı mantıklı görmüyorum. maç günü o tribünlerde bir kişi bile kalmışsa, bilin ki o kişi benim.
(bkz: siyah ulan)