popülerlik olarak 2. büyük sözlük olmasına rağmen eziktir, ezik kalacaktır!
şu son vodafone olayında buranın moderasyonuna destek verdim. haiti mevzusuydu bu desteğimin sebebi. kolpa olmasına ihtimal vermedim, bu konuda kolpa yapacak kadar şerefsiz olmadıklarını düşündüm. en cevval savunma yazılarını yazdım bakınız, makınız veremeyeceğim isteyen ilgili başlıkları araştırsın ne yazdığıma baksın.
birkaç defa ara verdim buraya. kafa izni değil ha, direkt olarak yazmamazlık. bir nevi protestoydu. ha, tavşan dağa küsmüş, dağın haberi olmuş mu? kimin sikine. benim de sikimde değil kimin ne düşündüğü.
gerçekten sağlam kalemler vardı. edebi alanda kaliteli adamlar vardı, mizah açısından şu sözlük aleminin en sağlam kalemleri vardı, siyaset konusunda gerçekten bilgi sahibi adamlar vardı. ben çok şey öğrendim, çok şey de öğrettiğime inanıyorum.
kaliteli adamlar yavaştan gitmeye başladı. şu gün, takip ettiğim adam sayısına bakıyorum 4 kişi. 7 tane nesil var, 14.000'in üzerinde yazar var ve ben sadece 4 tanesini takip ediyorum. yazılarından bir şeyler öğrendiğime inanıyorum. hoş, bir sikim bilmeyip, öğrenmek için bazı adamları takip etmeyen az değil. az olsa, bir şeyler öğrenir bok gibi yazmazlardı.
bu ara verdiklerimin hepsinde kalitenin yoksunluğundan, bazı anlayışlara olan isyanımdan ara verdim. internete girdiğim her zaman girip bakıyorum, okuyorum, gammazlıyorum, yazmıyorum ve bakıyorum ki, her şey daha kötü oluyor.
bok gibi spor yazıları, spor yorumları, bok gibi siyaset yazıları, bok gibi ekonomi yazıları, bok gibi tespitler. aralarında iyileri yok mu? elbette var ama o kargaşada kimsenin umurunda bile olmuyor.
ara verdikten sonra hep bir nebze olsun bilgi vermek için yazdım tekrar. buranın bu denli foseptik halde durmasının verdiği rahatsızlıkla kendi çapımızda çaba göstermek için yazdık tekrar. peki değiyor mu?
mesela sorarım, rosava denen bir yazar var bu sözlükte. ekonomiye dikkate dair ne varsa yazar kaç kişi takip ediyor? yazıları hep bilgiye dayalı, verilerle bezenmiş yazılardır en özeti bile. kaç kişi bakıyor? karamsar kelimeler diye bir yazar var en son yazısını 2 ay evvel yazmış bu adam buraya yazdığı yazıları, birileri kendilerine hazırlasın diye para ödüyor bu adama danışmanlık hizmeti olarak burada kaç kişinin umurunda?
arjen robben var mesela siyaseten ters görüşteyiz, aynı takımı da tutmuyoruz, birbirimize başlıklarımız altında kaydığımız da çok olmuştur bu adam neden yazmıyor? işleri çok yoğun olduğunda mı? haftada 10 yazı yazamayacak kadar mı uzak internetten?
enderun sevgiler vardı silindi gitti, siyaseten ters görüşteydik saatlerce özel mesajla siyasi fikir çatıştırmışlığımız vardır ama her yazısını okurdum ben bu adamın. silindi gitti. neden silindiğini, dönüp geldiyse nicki ne hiç bilmiyorum.
bu adamlar "yazar" sıfatlı birçok kişinin umurunda, sorguluyorlar "neden" diye aslında biliyorlar kendielrince de ama "moderatör" sıfatlı adamlar tarafından sorgulanmıyor.
bu adamlar soğusun, gitsin, bazıları başka yerleri aksın ve bunlardan biri olan ve "ekşi sözlük yazarı" sıfatı ile bir programa katılacak olan vaudeville for vendetta için duyurular kısmının ışığını yak, "yazarlarımızdan vodvil filanca radyonun filanca porgramına katılacak" de. neyin ezikliği bu?
sen, neden vodil "uludağ sözlük yazarı" sıfatı ile değil de, "ekşi sözlük yazarı" sıfatı ile katılmasını sorgulayıp "biz nerede yanlış yaptık" diye kendi hatanı arayacağına, durum sanki çok normalmiş gibi utanmadan(!) duyuru yapıyorsun.
şu son duyuru, vodafone olayından kat be kat ağır bir olaydır. kat be kat kabul edilemezdir.
sözlük kirlendi, sözlükte sporla alaklı yazıların yerini holiganlık aldı, kaliteli siyaset yazılarının yerini zaman gazetesindeki coca cola reklamı aldı.
ne dendiğini anlamadan mal gibi yorum yapanlar var artık. bilgisizce sallayan da...
eskiden de okumuyordu "yazar" sıfatlı kişiler ama bu denli okumamazlık yoktu. nicke göre oy vermek, siyasi görüşe göre oy vermek bu denli ağır değildi. siyaset 2 satır militan yazı yazmak değildi, rakip takımla, o takımın taraftarıyla terbiye sınırlarını aşacak şekilde dalga geçmek(!) yoktu.
bunlara rağmen yine de durduk. yine de bir şeyler verelim, lan belki adam olur dedik. moderasyonun "popülerlik olsun da nasıl olursa olsun" mantığını da biliyorduk, bazı yazarların baskısı altında olan moderatörlerin olduğunu da.
ezik refleksleri de hissediyorduk ancak, dedik ya bu son duyuru son nokta oldu.
ben artık yokum uludağ sözlük. 2-3 defa ara verdim bunca kalitesizliğine, bunca giderek foseptikten beter haline gelmene göğüs gerdim, vodafone mevzusunda bile sahip çıktım ama bu kadarmış.
seni ezik gören bir güruh tarafından yönetiliyorsun. kendilerini sorgulamayan, hatalarından ders almayan bir güruh tarafından yönetiliyorsun.
kimilerine göre bir ulusalcı daha defoldu, kimilerine göre bir kemalist daha defoldu, birilerine göre bir orta yolcu defoldu, kimilerine göre bir sekiztaşlı(!) daha gitti. kimilerine göre devamlı okuduğu adam gidiyor.
bu adam bir daha yazmaz hacı abi. mesaj atan olursa cevap verir bu saaten sonra, hatalı yazı görürse gammazlar.
yazar sıfatımız da kalsın burada. belli mi olur, yarın bir gün bir canlı yayına katılırız duyuruların ışığı yanar "yazarlarımızdan paleface yarak kanalının, kürek adlı programında 23.30'da konuğu olacak" deyu! malum "neden" diye sorgulamayan adamlar, kendi hatalarını görmek yerine, ne kadar iğrenç olursa olsun, popülerlik araçlarını kullanmaya devam edecekler.
fazla uzattım biliyorum ama uzun yazıları okumaktan üşenen sığırlar okumasınlar diye uzattım bu kadar. okurlarsa belki bir şeyler düşünürler, beyinler fazla mesai yapar. varsınlar okumasınlar.
