birkaç yıl önce bir elemanıyla şöyle bir diyalog yaşadığım yerdir ;
(ortalama yoğun saatlerden birinde, kasanın başında bekleyen kasaya eleman sırtını dönmüş birşeyler yapıyormuş gibi davranmaktadır. )
- sipariş almıyo musunuz bu kasada ?
- (kesinlikle iyi niyet bulamayacağım bir surat ifadesiyle, azarlar gibi) görmüyo musun, ne yapıyorum ben burda ?
- (yumruk tezgaha vurulur -ne sert ne hafif bir şekilde-.) hiçbir şey ! bir de üstüne bana fırça atmaya kalkışıyosun.
- ee yok... şey... siparişinizi alabilir miyim ?
- iki bikbik şu şöyle olsun bu böyle...
olay yaşanırken bütün kalabalık bizi izlemektedir. ben ordaki bir masada yemeğimi yerken, siparişi beklediğim sırada mutfağın arkasında durup bizi izleyen adamın kim olduğunu düşünürüm.
bu çok kısa süren diyalog sonrası bütün günüm, bütün haftam piç olmuştur(ama açık konuşmak gerekirse her insanın yapmak zorunda olduğu gibi hafifletici sebepler, olayın akabininde kimsenin hayatından birşey değişmediği gibi şeyler -ki muhtemel olan da budur- uydurarak kendimi avutmuşumdur.).üç kuruşluk asgari ücretle o gibi yerlerde eşek gibi çalıştırılmak kolay birşey olmasa gerektir.