bu yazarın hikayesi bir 17 ocak akşamına dayanıyor.zira kendisi arkadaşlarına sözlükleri öğretmiş ve onlardan bazılarını*uludağ sözlüğe üye yapmıştır.diğerleri de kısa zamanda buraya gelecektir.bu yazar bir 17 ocak akşamı otururken uludağ sözlüğe bir bakiyim demiştir,ardından ''buranın ortamı güzelmiş bende geleyim''demiş ve uludağ sözlük macerasına başlamıştır.tam 15 dakika abartmadan kendine nick aramış ve birden önüne bakmıştır:
o anda bir ışık süzmesi klavye'yi aydınlatmaktadır.bu yazar nickim klavye olsun demiş ve bu nicki almıştır.oysa hiç haberi yoktur ki klavye'nin bu sözlükte önemi büyüktür.
neyse nickini alır ve bildiği bütün konularla ilgili bilinç altını döker.ardından sırasını beklemeye başlar.
ve bir 2 şubat sabahı gene aynı heyecanla uludağ sözlüğü açan klavye birden ''çaylaksınız''yazısının gittiğini ve bir adet özel mesaj geldiğini görünce sevinçle haykırır:
''yazar oldum''
artık dünyalar klavye'nin olmuştur,çok mutludur,eşe dosta,sevgiliye aileye haber verilir mutlu haber paylaşılır.artık acaba hangi başlığa entry girsem diye düşünme zamanıdır.