insanlığın ortaya çıkışından günümüze değin tartışılan, yine de tatmin edici bir yanıta ulaşamayan ve hiçbir zaman da ulaşamayacak olan önermedir. zira öldükten sonra geri dönen, cennet-cehennemi başkalarına anlatabilecek şansı olan ve/veya tersi bir düşünceyle evrenin ilk oluştuğu zamana giden hiç kimse olmadığından dolayı bu önerme, hep muamma olarak kalacaktır. inanan ve inanmayan kesimin birbirlerine sunduğu argümanlar çoğunlukla özünde aynıdır fakat iki taraf da bu argümanlara kendi bakış açılarıyla baktıkları için, aralarındaki anlaşmazlıkların daimi olacağı kuşkusuzdur. örnek olarak; inanan kesim, evrenin-dünyanın mükemmel bir düzen içinde bulunduğunu, insan odaklı bir kainat olduğunu ve bunun bir tesadüf olamayacağını söyler. inanmayan kesim ise * yine aynı evreni ve dünyayı aynı gözle görür fakat dediği farklıdır, şöyle ki; "bu düzenin mükemmel olmayan da bir çok kısmı vardır, ayrıca biz insanlar ve diğer canlılar, bu düzen (evren-dünya) ne şekilde oluşup gelişme gösterdiyse asıl biz ona uyum sağladık. düzen başka bir biçimde gelişseydi biz de koşut bir biçimde ona göre şekillenecektik (belki de hiç olmayacaktık). Yani düzen bize uymuyor, biz düzene uyuyoruz." ayrıca başlıkta "tanrının yokluğunun kesin olması" denmemiş, "tanrının varlığının kesin olmaması" denerek kesin bir yargıya hali hazırda varılmadığı vurgulanmıştır. sözün özü, yukarıda belirttiğim sebeplerden ötürü bu tartışma hiçbir zaman bitmeyecektir. herkesin mantığı özneldir ve kendine göre doğrudur.