--spoiler--
Bir sürü reklamda aynı mesaj veriliyor. Dünyanın en berbat şeyi geliyor başına, arabana çarpıyorlar, evin yıkılıyor sözgelimi, "Boş ver, sen bir gazoz iç," diyorlar!
Manyak mıyım ben? Gazozun sırası mı?
Reklam insanları çok kolay mutlu olan cinsten.
Özellikle de ev kadınları. Mutfağa giriyorlar, bakıyorlar ki bomba düşmüş! Yüzlerce iğrenç bulaşık, yerler leş.
Normal şartlarda, benim bildiğim, ev kadınlarının ev ahalisini kılıçtan geçireceği bir durum!
Sonra bu kadın, tezgâhın üstünde bulaşık deterjanını görüyor ve gülmeye başlıyor.
Ben bu noktada "Tamam," diyorum, "kadın kafayı sıyırdı!"
Hayır. Kadın deterjanı görünce, "Oh, iş bitti," diye seviniyor.
Pardon, bu mutluluğun kaynağı nedir? Siz bulaşıkları deterjan-sız, sade suyla mı yıkamayı düşünüyordunuz?
Bulaşık makinen bile yok kardeşim! Sen bırak her şeyi, bu herifi terk et, pilini pırtını topla, çek git, kendine yeni bir hayat kur. Her şekilde bundan daha iyi olur.
Reklam insanları, silkinin ve kendinize gelin! Hayattan daha çok şey bekleyin.