metin uca ile karşılaştırılamayacak kişi. en azından ben karşılaştıramam zira metin uca'yı pek izlemedim. tanım kısmımızı biraz da kasarak yaptıktan sonra, kendisi hakkında birkaç kelam etmek isterim;
bilmem hatırlar mı... 2008'in 2. ayında ulaştım kendisine. daha doğrusu ben o tarihte bir entry girmiştim ve kendisi de burada yazar olduğu için bana mesaj atarak irtibat kurmamı sağlamıştı... o konuda bir sıkıntı yok, allah razı olsun telefon numarasını da verdi, arayabilip, doğru düzgün anlatabileyim diye...
sıkıntı sonradan başladı. iki ricam olmuştu;
- üniversitemize söyleşiye gelmesi
- üniversitede ücretsiz olarak dağıtılacak, siyasi hiçbir bağlantısı-içeriği olmayan bir dergiye yazı vermesi.
meramımı anlattım; üniversite söyleşilerine çok sıcak baktığını ve dergi için de ''ne demek kardeşim, lafı mı olur yazarız kaç sayfa istersen'' diye bir cevap verdi... mail adresini de verdi ki, ben söyleşinin içeriğini, tarihini vereyim ve ona da uygun olan bir tarihte yapalım...
neyse uzatmayalım...
gönderdiğim birkaç maile cevap gelmeyince; tekrar arayıp sordum... bir yanlışlık olmuştur, çocuklar gözlerinden kaçırmışlardır dedi... eyvallah dedik, bir mail daha attık... yine cevap gelmedi... bahar dönemi bitti, gelecek seneye artık dedik...
sonra, dergi işinin zamanı geldi... ''abi şu tarihe yazı lazım en geç, hani konuşmuştuk diye bi' hatırlatma yaptım..'' akabinde ise ''kardeşim o güne kadar ben sana kitap yazar yollarım...'' diye bir cevap aldım... ama kitabın giriş yazısını bile okuyamadık...
kızgın olmak haddimize değil ama kırgınlık var sanırım biraz o da söz verip de tutmamış olmasından kaynaklanıyor...
ama biz hala seviyoruz mesut abi seni... eyvallah...
şimdi ''ulan iki senedir neredeydin dallama'' diye bir soru gelebilir izleyicilerden ve dinleyicilerden onu da açıklayalım; 2 senedir cidden düşünüyordum yazsam mı yazmasam mı diye, ancak karar verdim...