araplar mevzusuna hala "hançerleme" mantığıyla yaklaşan lise tarih dersi öğrencisinin varacağı sonuçtur. biraz adnan menderes, biraz diktatör iması, biraz batı, emperyalizm, ordu, darbe, faşizm, putlaştırma, biraz ordan, biraz burdan. taraf gazatesi misalı, demokrasi kılıfıyla çorba ettik haklı çıktık. kavram kargaşası saçmaladığımız gerçeğini değiştirdi öyle mi? çok tanıdık geliyor artık bu ağızlar be.
azıcık tarih bilen adam, o dilinden düşürmediği menderes efendinin ülkenin 20 yıl sonrasını sattığını da bilir. refahmış, bollukmuş, demokrasiyle gelen iktidarmış. demokrasiyi sorsan "halkın seçme ve seçilme hakkı" derler. bilir misin ki bu güne dek, platon ve daha bir çok düşünür; demokrasiyi ve dinamiklerini tanımlayabilmek adına binlerce sayfa fikir sunmuş. demokrasinin kaç çeşidi var, nasıl bir tabana ihtiyacı var bilir misin bre toryum?
bakın olay sadece atatürk değildir. şu entryde "kemalizm" duyup gaza falan da gelmedim. eleştirin; atatürk' ü de, kemalizmi de, cumhuriyeti de. ancak allah için, biraz beyninizi kullanın artık ki biz de adına eleştiri diyebilelim. menderes de, özal da, demirel de, çiller de hepsi kemalistti değil mi? hepsi "atatürk" dedi değil mi?
şunda ciddiyim; koskoca bir cumhuriyet dönemini, hiç bir somut veri gözetmeksizin, kullanılan kavramları bilmeden, ezbere, hiç bir amaca hizmet etmeyen; senin benim kahvehane köşelerinde veya harun yahya kitaplarında göreceğimiz türden eleştiren göbek kaşıyan insanlar ve bunların destekçileri ziyandır.
çok mu merak ediyorsunuz kemalizmi. bakın kahveden olmayan biri kaleme almış. gerçi ne gerek var okumaya yav. ağzımız var işte konuşuruz. biraz bilimsel olun artık.