hiç konuşmaz direkt gözleri konuşur. bazen de elleri ve dudakları. sessiz bir liman gibidir fırtına öncesi. küçük bir dalga boyu ivmelendirir herşeyini ve taşar sana. o an istesen de kurtulamazsın. pençelerine aldığı bir yırtıcı kuşun avı gibi çaresizsindir. tabi ki ondan hoşlanıyorsan. hoşlanmıyorsan eğer bu sefer o av olur sen avcı ve vejeteryan bir avcı. yemeden bırakırsın. köşede kalır azgın hali öylece orada yığılarak.