dar ül harb

entry15 galeri
    2.
  1. turkiye de bulunan bazı muslumanlar turkiye'de gizli bir dar ul harb oldugunu savunarak faiz alıp vermeyi caiz saymaktadır*.dar ül harb savas alanı, kavga alanı anlamındadır.muslumanlıkla yönetilmeyen ve musluman bir ülkeye para ödemeyen bir ulke cihat alanıdır ve dar ul harb sayılmaktadır. dar ul harb cercevesinde savas kuralları gecerlidir ve cogumuzun muslumanlıkla bagdastırmadıgımız seyler bu gizli harb nedeniyle gorulmektedir.
    bir ulkenin dar ul harb sayılması icin imam-ı azam'a göre üç şartla dar-ül-harb olur:
    1- dar-ül-harbe bitişik olması.

    2- müslüman inancıyla güvence içinde olmaması.

    3- o ülkede gayri islami hükümlerin tatbik edilmesi. imameyne [imam-ı ebu yusuf ile imam-ı muhammed'e] göre ise gayri islami hükümlerin uygulandığı andan itibaren o ülke dar-ül-harb olur. bir bid-at ehli, "bin yıl öncesinin dar-ül harb ahkamını bugüne taşımak bence yanlıştır" diyor. bin yıl önceki namaz, oruç gibi ibadetler de sence yanlış olabilir. teknikte değişiklik ve mükemmel gelişmeler olur ama dindeki değişiklik geçersizdir. çünkü din kâmildir. (maide 3)
    soylendiginin aksine dinimizde akil degil nakil kabul gorur.

    not: bu entry başka bir sözlüğe yazdığım entry ile aynıdır. alıntı değildir.

    dar-ül harb'de caiz olanlar;
    * ehl-i kitabın kestikleri hayvan, temiz kabul edilir. bir hayvanı kitapsız kâfirlerin kestiği kesin olarak bilinmezse, o hayvanın etini yemek tenzihen mekruh olur.

    * dar-ül-harpte, islam'ın vakarını, şerefini korumak ve şöhretten, fitneden sakınmak vaciptir. [mesela sarık sarmak, sakal bırakmak ve entari giymek fitneye sebep olacaksa, bunlar yapılmaz. bunlar sünnet-i zevaiddir. fitneye sebep olmak ise haramdır. haram ile sünnet, hatta farz çakışınca, haram işlememek için farz tehir edilir, sünnet ise terk edilir. sünnet ile mekruh çakışınca da sünneti terk etmek gerekir.]

    * zâlimler, saçını, kollarını açması için zorlarlarsa, (açmazsan, işten çıkaracağız) derlerse, örtülü olarak çalışacak başka yer bulamayınca, kadının kolları açık çalışması, imam-ı ebu yusuf'a göre caiz olur. kadının kulaklarından sarkan saçlarını örtmesi farz değil diyen müctehid âlimler de vardır. böyle durumlarda, bu zayıf kavil ile amel etmek caiz olur.

    * fıkhın dört kısmını, [ibâdet, nikah, alış veriş ve cezalar] dar-ül-harpte de ahkam-ı islamiyeye uygun yapmak, uşur vermek lazımdır. gayri müslim kadınların saç, kol ve bacaklarına bakmak, dar-ül-harpte de haramdır. sadece fasid alış verişler caizdir. dar-ül-harpte imana gelen, farz olduğunu işitene kadar, kılmadığı namazları kaza etmez.

    * dar-ül-harpte bulunan müslüman esir, serbest bırakılsa, rahat dolaşsa, çalışıp kazansa da, kâfirlere gadretmesi* caiz olur. çünkü, onlara söz vermiş, müstemin olmuş değildir. fakat, esirin de, onların kadınlarına, kızlarına tecavüz etmesi caiz değildir. çünkü, nikahlı aileden başka bir kadınla beraber olmak zina olur.

    * dar-ül-harpte harbi ile yapılan sözleşmenin kıymeti yoktur. kâfir olan sigortacılar ile sözleşme yapmak ve onlardan para almak helal olur.

    * dar-ül-islam'da, teminat mektubu vermek için alınan ücret caiz olmaz, kefalet de sahih değildir. kâfiri böyle kefil yapmak, ihtiyaç halinde caizdir.

    * gayri müslimlerin kanunlarına karşı gelerek, fitne çıkarmak da caiz olmaz. kâfir ülkelerdeki kanunlara karşı gelmemek, onları ülül-emir olarak tanımak demek değildir. allah'a isyana sebep olacak emirlere karşı gelinmez. kanunlara karşı gelmek, nerde olursa olsun, fitne çıkmasına sebep olur. fitneye sebep olmak haramdır. bu haramları işleyen müslüman, islamiyet'i ve müslümanları bütün dünyaya karşı barbar olarak tanıtmış olur. islamiyet'e büyük zarar vermiş olur.

    * bankadan, zaruret olmadan para çekip faiz ödemek de haramdır.

    * küfür alametlerini dar-ül-harpte de kullanmak küfürdür. bunları mizah için, başkalarını güldürmek için, şaka için kullanmak da küfre sebep olur. itikadının doğru olması fayda vermez. dinimizin küfür alameti dediği şeyleri mesela haç takmak, zünnar denilen papaz kuşağını takmak zaruretsiz caiz olmaz.

    * orada yeni müslüman olana eziyet edilmiyorsa, mukim olur.

    * orada müslüman olan kadın, kocası müslüman olmaz ise iddetten sonra ayrılmış olur.

    * bankaya para yatırıp faizini almak caizdir. ceride-i ilmiyye'deki fetvada (dar-ül-harbde onların bankasına para yatırıp, bankadan faiz almak, helal olur) buyuruluyor.

    * orada zaruretsiz ehl-i kitap kadın ile nikah yapılmamalıdır. çünkü haram diyen âlimler vardır.

    * orada had cezaları tatbik edilmez.
    * fasid akit ile musluman olmayanlarla anlasılması caizdir
    3 ...