güzelliğin göreceli bir kavram olduğunu anlayamayan ademoğlu'nun kendini düşürdüğü en büyük yanılgılardan biridir. yüzyıllar boyu güzellik kavramı farklı kadınlarla özdeşleştirilmiştir. farklı toplumlarda farklı güzellik abideleri ortaya çıkmıştır, nefertiti örneğin, asırlardır bir güzellik sembolü olarak görülmektedir, ancak kendisinin boyuyla ilgili bir tartışma hiç süregelmemiştir. sonuç olarak, uzun boy da tıpkı sarı saç veya renkli göz gibi tek başına olduğunda güzellik kavramının içini incir çekirdeği kadar dolduramayan bir kriterdir. bu satırları yazan yazarın boyu da uzun olmakla birlikte, burcu esmersoy'un kendini scarlet'le kıyaslamasını pek doğru bulmamaktadır. zira kimin kime güzel göründüğü kişiden kişiye farklılık göstermektedir. Güzelliğin ne kadar göreceli bir kavram olduğuna bir örnek de, "Aşık olup uğruna çöllere düştüğün, geceler boyu ızdırap çektiğin Leyla; bu yüzüne bakılamayacak kadar çirkin, topal ve ağzı çarpık kadın mıydı?" diye soran emire, Kays'ın "Siz bir de onu benim gözlerimle görseniz" cevabıdır efenim.
