yaran bakkal esprileri

entry6 galeri
    1.
  1. süpermarketlerin emperyalist bi şekilde çoğaldığı son yıllarda, pek karşılaşmamış olabileceğiniz bi durum. e haliyle çoğu kişi bu gibi * yerlerden alışverişlerini yapıyo. haklı ya da haksızlar. tartışılır. herkes bana katılacaktır
    -diye umuyorum- ; asla bi mahalle bakkalının verdiği güleryüzü ya da sıcaklığı bulamazsınız. sürekli alışveriş yaptığınız esnafla aranızda bir süre sonra bi yakınlık oluşur. güncel haberleri bile bir süre sonra kendilerinden duymaya başlarsınız. tek arkadaşları müşterileri belki bilinmez; ama girdiniz mi çıkasınız gelmez. taraftarlarından haz etmediğiniz takıma bakkal amcanızla beraber sövdünüz mü hiç?
    ya da politik görüşünüzü bi bakkaldan ekmek alırken tartıştınız mı, içki masası haricinde? tadından geçilmez, sabah saatlerinin kahvaltı yapmadan önceki en güzel dakikalarıdır belki de. ama ekmeğinizi sadece 5 krş luk bir farkla süpermarketten alırsanız kara geçersiniz ama vakitten tasarruf olmaz. bir ekmek bir dilim peynir için dakikalarca sıranın kendinize gelmesini beklersiniz. kasa açma talebinde bulunduğunuzda -bunun en doğal hakkınız olduğu halde- kasiyer tip tip bakar size. sanki zincir kendisinin. bir deneyin derim vereceğiniz en fazla 50 krş (ekmek peynir için). 50 kuruşa size kim bu sıcaklığı sağlıyo ve de hissedeceğiniz mutluluk cabası.
    kim paranız olmadığında 'sonra verirsin gözüm dert ettiğin şeye bak' diye cevap veriyo. elinizde süpermarketin reklamının bulunduğu poşetiniz olsa bile. yazdırmaya çalışın bakalım onlara parasız vercekler mi? neyse ben karşılaştığım esprilerden birini yazayım: *

    ben: abi cafe crown var mı?
    bakkal: var abim kafa kıran, beyzbol sopası hepsi var...
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük