arslanbenzer, şehrengiz'den bu yana şiirin dergiyi diri tutan bir nesne olduğunu açık seçik ortaya koymuştur. bugün şehrengiz'e bakıldığında hala okunabilen şiirlerin varolduğunu görmek, hali hazırda fayrap'ı dikkatle izlemek için sağlam sebeplerden biridir.
arslanbenzer'in poetik konumu her nasılsa bir tartışma konusu olmanın ötesine geçmiştir. şiire karşı kendisini sorumlu hissetmesi, (bugün türk şiirini arslanbenzer kadar sahiplenen kaç şairin olduğu tartışılmalıdır!) yaptığı çıkışlardan ötürü kendisinin kibirlilikle yaftalanmasına sebep olsa da şu unutulmamalıdır: sanatçının tavrına bakarken kibirli olup olmamasına değil bu kibrin şiire karşı samimi bir ilgiden neşet edip etmediğine dikkat etmek gerekir. (nefi'i kibirli, küstah bulanların ona yazdığı nazirelere bir bakmak; arslanbenzer'i kibirlilikle suçlayanların ne kadar samimi olduğu konusunda sağlıklı bir karşılaştırma yapmak için gerekli olabilir.)
bir şiiri anlamak, bir şiirin hakkını vermek söz konusu olduğunda arslanbenzer'den daha adil davranabilecek kaç kişinin olduğu bugün merak konusudur. malum türk şiiri, kimseden etkilenmemek için hiç kimsenin şiiriyle ilgilenmemeyi poetik bir gereklilik olarak gören şairlerin mezarlarıyla doludur. (bkz: attila ilhan)