kar dediğiniz şey böyle beyaz kımıl kımıl birşeydir. bulut gibi. ancak karda zevkli olan tek şey pencere önünde oturup, salep içiğ ay çöreği yemektir. gerisi yalandır. çünkü gerçek hiç bir zaman amerikan sinema endüstrisi gibi değildir. karda yuvarlanmalarbile iğrençtir.
herşeyden önce karda eklemleriniz sızlar, buz kütlesi sıçarsınız, yürüyemezsizniz, morarırsınız, sonra sinir bozucu beyazlık gözünüzü alır, başınız ağrır.
ben ne vakit beyaz bir sabaha uyansam hasss.rr demişimdir. neyse ki tebdili mekanda ferahlık vardır. burada kar yağmıyor.
