yıkıcı düşünme mekanizmalarının tavan yaptığı zamanlarda etkisini sıklıkla gösteren olaydır.
bir çok farklı sebebe bağlı olmakla beraber kimi zaman tercih meselesidir. bu farklı sebepler yaşamın her anında karşılanması kolay olan sakat dostluklar olabiliyor kimi zaman da çevrenin etkisiyle harmanlaşabiliyor.
insanlar korkak ve yorgunlar. nefretin tek gücü simgelediğine inanan biçare yaratıklardır. hayat tarafından cezalandırılmış, ya sevgiyle ya da sevgisizlikle sakatlanmış , hayattaki tek gaye ve amaçları kendileri gibi düşünmeyen insanları yok etme çabasına girip yandaş bulmalarıdır. böyle insanlarla karşılaşınca atom bombasının insanlığın en büyük buluşu olduğu hissine kapılırım der charles bukowski. çıkarcı aciz ikiyüzlü sahtekarlar. duyguları sömürmeye bayılırlar. dünyevi senaryolara kendilerini kaptırmış birer iyi oyunculardır. müşfik davranmazlar hiç bir zaman. hiçlik duygusu kemirmiştir hücrelerini.
yeterince acı çekmek ve darbe yemektir insanları sevmemenin nedeni.vasat sevgilere ihtiyacım yoktur benim.
yalnızlıktan alınan haz bile onları sevmemeye yeter ve artardır. güçlü, iyi ve yürekten. kulağa hoş geliyor..