kuzenler arasında yapılan evlilik islam hukukuna göre helal sayılmıştır. bunun gibi Türk medeni kanunu'nun 129. md.1. fk.sına göre: "Üstsoy ile altsoy arasında; kardeşler arasında; amca, dayı, hala ve teyze ile yeğenleri arasında evlenme yasaktır" denilmek suratiyle kuzenler arasında yapılacak evliliklere herhangi bir sınırlama getirilmemiştir.
dini kurallara göre yaratıcı, beşeri kanunlara göre ise kanun koyucu muhakkak ki toplumsal hayat şartlarını göz önünde bulundurarak kuzenler arası evlenmeye bir tahdit koymamıştır. hal böyle iken hayatın akışı içerisinde,diğer tüm sapkınca nedenleri ve diğer bazı etkenleri *** bir kenara bırakarak ve insan unsuru noktasından hareketle; normal, sağlıklı ve ayırt etme gücüne haiz bir insanın kuzenini gönül bağı kurarak sevebileceği, ona başkaca bir amacı olmadan aşık olabileceği ve bir yuva kurup evliliğin amaçların olan neslin devamını sağlama ve cinsel birliktelik kurma isteğine sahip olabilabileceği gerçeğini elbetteki kabul etmek zorundayız.
evet bir insan kuzenini sevebilir ve evlenebilir; ancak bilimsel gerçekler doğrultusunda sakat doğma riski hiçde küçüksenmeyecek yüzdelerle ifade edilen çocuklarının akıbetini belirlerlerken, aldıkları kararın sorumluluğunun ne derece büyük olduğunu bu kararı alanlar iyice bir düşünmelidirler. genetik olarak nesiller boyu devam edebilecek olan bu durumdan sorumlu iken en saf ve kabul edilebilir anlamda sevgi ya da mallar bölünmesin gibi nedenlerle yapılan bu evliliklerin neticeleri, allah helal kılmış sanane, kanun izin vermiş kimene dayanaklarından hareketle açıklanamaz. allah helal kılmış ve akıl da vermiş. kanun izin vermiş fakat gerkçesinde sakıncalarını da açıklamış. sonuç olarak denebilir ki tarafların razı oldukları şeye sakat doğacak çocukların rızası ne derece vardır. nesiller boyu devam edebilecek "dünyaya sakat çocuklar getirme" riskini hangi insani amaçlar taşıyabilir?