türkiyedeki en etkili muhafazakar hareketlere karşı faaliyet göstermesi için katiyen görevlendirilmemiş bilakis kalbine ilham edilmiş(!) olması olası bir diğer kimsedir...ötekisi için
şeyhi hayri babanın vefatıyla şeyhlik ilan etsede şeyhin diğer varisleri haydar başa hayri babanın el vermediğini söylerler...hayri babanın kendi oğlu dahil 10 kişiyi halife olarak bıraktığı ve bunlardan yaşayan 4 halife olduğu söylenir ve bunlardan biri haydar baş değildir...
haydar baş diğer halifelerin halife olmadığını söylemesine rağmen cemaati toplamasını bilmiş...esnaf olarak başladığı şeyhliğe çelik fabrikaları,tvleri,dergileri,gazetesi,partisi, olan biri olarak devam etmektedir...
baş 28 şubat dönemine kadar normal sayılabilecek sıradan mahalli bir şeyhdi...
refah partisinden trabzon adayı olup seçilememişdi...necip fazıla muhbbet gösteren...müridlerine zaman okumasını salık veren kimseydi...
28 şubat sürecinden sonra bir anda muhafazakar hareket ve partilere salvo yapan ulusalcı profesör olarak çıktı karşımıza....
yök tanımadı elbette profluğunu başın...
prof. baş dindarlara karşı pek bir ateşli muhalifken ulusal solcu çevrelerle pek içli dışlıydı...
onların ağzıyla konuşuyor...türkeşin dokuz ışığı ile 3. dünya solculuğunu sentezleyen özgün olmayan yer yerde çok saçma sapan olan ekonomik tezler ortaya atıyor...
yurt dışından öğretim üyesi olduğu iddia edilen üniversitelerde kaydı bulunmayan ecnebi profesörler(!) getiriyordu...
bu esnada parti kurup siyasete atılıyor müridleri ve btp yi dtp sanıp oy atan kürt vatandaşlar hariç kimseden oy alamıyordu...
baş halen siyasi faaliyetlerine devam etmektedir...partisinin yöneticilerinin konuşmaları ne enteresandır ki ergenekon soruşturmasında sanık dinlemelerine takılmışdır...
