Işıklı ayakkabı nedir bilmeyen çocuktur. Küçük bir çocukken ayakkabılarım delikti ve ekmek almak için karda bekliyordum. O kadar çok üşümüştüm ki iki polis beni gördü. Elimden tutup soba yanan sıcak bir karakol odasına götürdüler. Ayakkabılarımı çıkarıp ayaklarımı ısıttılar. Bana sıcak çay içirdiler. O zaman bana acıdıklarını hiç anlamamıştım. Yıllar sonra benim için üzüldüklerini anladım, onları hala unutmam.