kameralar vasıtasıyla gözümüzün içine bak baka yalan söylemiş kişi.
dtplilerin dün geceki eylemini görüntüleyen habercilere ne eksik ne fazla şu sözleri söyledi; "burada sivil itaatsizlikte bulunuyoruz, gandhi vari bir sivil itaatsizliktir bu"
silahlı bir terör örgütünün liderini ve elemanlarını kutsarken ne yapıyordun osman baydemir. küçücük çocukların eline taşları, molotofları verip onları polisin önüne kalkan olarak sürerken nasıl bir itaatsizlik sergiliyordun osman.
oluk oluk kan aktı bu topraklarda. iki ayrı ırkın ama kanlarının rengi gibi kaderleri aynı olan bir kadim halkın. bu topraklar bizim, türk, kürt, çerkez, arap, süryani sen bizi ne olarak tanımlarsan tanımla. yüzyıllardır beraber yaşamış, beraber savunmuş insanların.
ve bizim derdimiz ırkla, dinle, soyla sopla değil. bizim derdimiz türküde, kürdüde aynı zevzeklikle sırıtan vampirlerle.
fakirin kürdü ya da türkü olur mu söyle osman. mesela hemen yanında ki pervin buldana sor, ahirette kocasıyla karşılaştığında kocasına sor. uyuşturucudan götürdükleri paralarla kaç kürde yardım etmişler. leyla zana nın kürtlere lider tayin ettiği barzani ve talabani hangi kürdün yarasına merhem olmuş bankalardaki milyon dolarlarını kullanarak.
bu devlet kürt sorununda ezelden beri hangi hataları yaptıysa, kürt arkadaşlarımıza hangi çileleri çektirdiyse aynen devam etmesini istiyorsunuz.
köylerinizde köle gibi köylü çalıştırırken demokrasi ve barış diyorsunuz. tıpkı arkanızı bir terör örgütüne yaslayıp gandhi vari hareketlerde bulunduğunuzu söylerken düştüğünüz durum gibi komiksiniz.
çok uzatmadan başlığa katkımı gandhi'nin bir sözüyle yapacağım. " sıkılı yumrukla el sıkışılmaz "
elindeki silahı bırak öyle gel.
