ne zaman başımızı kaldırıp, kabuğumuzu kırmaya başlasak, varlığımızı hissettirsek, güzel günler yakındır şarkıları söylesek, insan gibi yaşama hayalleri kursak, başımızda ve ayağımızda onun varlığını hissederiz. bunun adı kimi zaman sağ-sol olur, kimi zaman da alevi-sünni. şimdi ise pkk üzerinden daha fazla demokrasi. işin ilginç tarafı demokratik bir isteğin dile getiriliş, ortaya konuş tarzı hiç de akıl karı değil. yani birileri üzüm yemek değil bağcıyı dövmek istiyorlar. yaşanan tecrübeler meselenin öğrenilmiş çaresizlik döngüsüne doğru gitttiğini göstermektedir. yani ne yapsak ne etsek sanki hep ayağımızda bir pranga bulacağız. yoksa biz 600 yıllık hükümranlığın doğal faturasını mı ödüyoruz?