gerilla savaşının mantığı nedir? az sayıda dağınık adamla, çok sayıda düzenli orduya saldırarak fazla kayıp verdirmek; şok baskınlarla düzenli rakibi yıpratmak.
gerilla savaşının en güzel örneklerini haçlı seferleri sırasında selçuklular da görürüz.
şimdi gerilla olduğu iddia edilen pkk nın durumuna bakalım; 30 senede 65 bin kayıp. bunun 30 bini türk vatandaşı, geri kalanlar suriye, iran, ırak vatandaşı.
karşılığında verilen şehit sayısı 4 bin.
bunun adı katliamdır. bu gerilla savaşı falan değil; kepazeliktir, rezilliktir. 2000 yılında pkk tam anlamıyla dibe vurmuştur. örgütten kaçışlar hızlanmıştır. 2002 yılında ise örgüt 3-4 e bölünmüş değişik değişik isimler almıştır. liderler birbirlerini infaz etmeye başlamıştır; ta ki akp hükümeti yardımlarına yetişene kadar.
şimdilerde kopenhag kritercisi amerikan köpeklerinin yeni bir havlama şekli var; "daha fazla kan dökülmesin".
tamam dökülmesin de; karşılığında verilecek olan nedir? biz diyoruz, inin dağdan dökülmesin kan. girin yatın cezanızı da terör örgütü üyeliğinden. sanki adamları dağa biz çıkarttık , sonra biz vuruyoruz.
yok öyle olmayacak. ya nasıl olacak? şöyle; dağa çıkanların bütün istekleri kabul edilecek. dağdan inenlere de ceza verilmeyecek. 30 senedir vatanın milletin bölünmez bütünlüğü adına ne diye uğraştık biz o zaman?
vatan an itibariyle bölünmüştür. fiziksel olmasa bile şu dakikadan itibaren manen bölünmüştür. akp hükümeti sayesinde kürtler ve türkler arasındaki husumet bir daha asla geri gelmeyecek şekilde oluşmuştur.
pkk vursun. karakola bomba atsın, arabaları yaksın, mahalleri taşlasın. karşı koyarsan? tutuklanırsın. apo posteri açmak, pkk bezi taşımak serbest; aman taşıyanlara bir şey yapma! yeni tck da çok cezası var!
akp pkk yı çok güzel destekliyor. kanunlarla, devlet olanaklarıyla; ayağına kadar hakim göndererek, apoya yat tahsis ederek. bir de arkadaş gönderdiler yanına canı sıkılmasın paşanın diye.
neden? daha fazla kan dökülmesin.
arkadaş, açık ve net bir örnek vereceğim; adamın birisi bir gün anasıyla evde oturuyor. sonra birden kapı çalınıyor ve bir adam geliyor. "ananı ver sinkaf edecem" diyor. evde annesiyle oturan adam da "aman kan dökülmesin" mantığıyla isteği kabul ediyor. bunun adı barışseverlik değil gavatlıktır.