evlilik düğünleri ya da sünnet düğünleri öncesinde görülen; evlenen çiftin ya da sünnet olan çocuğun akrabalarının araçlarına doluşarak peş peşe yol aldıkları, bu arada da kornalarına can havliyle basarak mümkün olan en yüksek sesi çıkarıp, kendilerinden başka kimseyi ilgilendirmeyen bu olayı cem-i cümleye ilan ettikleri primitif ritüeldir.
çünkü "erkeklerin çükleri söz konusu olunca, gürültü çıkarmak farzdır!"
sünnetle kutsanan çük, gerdekle taçlandırılacak ve artık penis olacaktır; dolayısıyla bu herkese ilan edilmelidir ki, herkes söz konusu erkeğin bir penisi olduğunu bilsin ve ona gereken saygıyı göstersin. o bir dişi değildir, vajinası yoktur, yani saygıyı haketmektedir. o bir eşcinsel değilir, kıçını kullanmaz, yani saygıyı daha çok haketmektedir. o bir erkektir ve hep birlikte onun çükü (diplomatik anlamda) tanınmalıdır.
kızın kukusu ise; "oğlanlıktan erkekliğe geçişin görkemini" sünnet kutlamasıyla karşılayan erkeğin aksine, "kızlıktan kadınlığa geçişinin ezilmişliğini" regl olma utancıyla karşılamaya mahkum edilmiştir.
kuku'nun vajina'ya dönüşmesi; bırakın "regl düğünü" ile kutlamayı, en yakınından bile gizlemek zorunda olduğu bir pislik (!) utancıyla başlamaktadır.
gerdek gecesinde de "kahraman" olan damat, "kurban" olan gelindir elbette....
çük vs kuku
penis vs vajina
o kadar gürültü; kurban için değil, kahraman için çıkarılmaktadır...
o öyle bir kahramandır ki, onun şerefine çıkarılacak gürültüde; çocuklar korkmuş, hastalar uyanmış, yaşlılar irkilmiş, çalışanlar rahatsız olmuş... bunların hiç bir önemi yoktur. aslolan çüktür!
aslolan çüktür; korna ile kutsanmasına bile razı olduğum, "yeter ki sağa sola ateş edilerek kutsanmasın" dediğim çük!
