olayın teknik detayları büyük bir ölçüde açıklanabilmiştir. Ocağa, 220 metre uzunluğundaki desandre (eğimli galeri/yol) ile inilmekte olup kömür içinde sürülen taban yolları ile madencilikte "ayak" olarak isimlendirilen, kömür üretim alanlarına ulaşılmaktadır.
· Kömür damarının kalınlığı 9-12 metre arasında değişmekte olup, damar eğimi 20 derece civarındadır.
· Ocağın havalandırılması, ana vantilatör ve tali pervanelerle gerçekleştirilmektedir.
· Üretim yapılırken sert kömür damarında patlayıcı madde kullanılarak gevşetme yapılmaktadır.
· Ocakta her vardiyada bulunması gereken maden mühendisi sayısı yeterli değildir.
· Çalışan işçiler çevre köylerden sağlanmakta olup sendikalı değillerdir. Genellikle eğitim seviyeleri düşük olup, düşük ücretlerle çalışmaktadırlar.
· Kaza, 16-24 vardiyasında ayakta kömür üretimi yapılması esnasında ortamda bulunan grizunun (metan gazı+hava karışımı) patlamasıyla meydana gelmiştir. Grizunun patlaması ile oluşan yüksek sıcaklık ve karbon monoksit (CO) gazı çalışan işçilerin yanmalarına ve zehirlenmelerine yol açarak ölümlerine neden olmuştur.
· Grizu patlamasının şiddetiyle göçükler meydana gelmiş ve işçiler göçük altında kalmıştır.
· Yetkililerce olayın/kazanın nedenlerini belirlemek üzere bilirkişiler atanmış ve incelemeler başlatılmıştır. Ancak ilk tespitlerden olayın, çalışma ortamında belirli bir oranın üzerinde bulunmaması gereken metan gazının, bir ısı kaynağıyla (muhtemelen patlayıcı madde kullanılması sonucu) tetiklendiği ve grizunun patladığı anlaşılmaktadır.
· Kaza sonrası kurtarma işlemlerinde ciddi organizasyon ve koordinasyon yetersizliği bulunmaktadır.
ayrıca şu hususlar da göz önünde bulundurulmalı;
Faciaya sahne olan maden ocağı için 1986 yılında 20 yıllığına lisans verilmiş. Lisans süresi 2006 yılında bitmiş ama maden ocağı sahipleri işe devam etmek yani lisans süresini uzatmak istemiş. Lisans süresini uzatmak için yapılan denetimlerde, 2006 yılı sonunda ciddi eksikler bulunup, bir rapora bağlanmış. Ancak Bakanlık bu eksikliklerin 6 ay içerisinde tamamlanması ve ardından faaliyete bu şartla devam etmesine karar vermiş ve lisans temdit edilmiş. Başka bir deyişle eksikliklere rağmen faaliyetine devam hakkı verilmiş ama 6 ay içinde de eksiklerin tamamlanması istenmiş.
Bu süre bitince bakanlık tarafından düzenlenen denetim raporlarında ise "eksikliklerin tamamladığı" yazılıyor. Ancak bu raporda yerinde yani sahada eksikliklerin gerçekten giderilip giderilmediğini gösteren teknik rapor ise bulunamıyor.
ve en önemli detaylardan biri; Teknik nezaretçi ve iş güvenliğinden sorumlu olan mühendis ücretini, denetlemek durumunda olduğu işyeri sahibinden almakta olup bu durum mühendisin işletme ile ilgili kararlarında özgür davranmasını engellemektedir. Bu açıdan, teknik nezaretçinin ve iş güvenliğinden sorumlu mühendisin özgürce karar verebilmesi ve görevini layıkıyla yerine getirebilmesi amacıyla, ücretini oluşturulacak bir fondan alması için gerekli yasal düzenlemeler acilen yapılmalıdır.
görüldüğü üzere olayda çok ağır bir ihmal mevcut, bu durumda ocak sahibinin, teknik nezaretçinin ve işletme müdürünün ceza alması kaçınılmaz. umarım sermayeden yana bir karar alınmaz ve adalet yerini bulur.