şimdi öldükten sonra bile bir şeylerin bir şekilde devam edeceğini düşünmek hiç de sağlıksız değil. yani öldükten sonra ne olacaksın sorusuna verilecek cevap "boş, hiç" gibi nihilist cevaplar olsa bile; hiç dendiğinde bile 3 harf, 1 varlıktan bahsediyor olursunuz.
fakat,
yaratıcı bir iradenin varlığını kabul etmekte gerçekten hiç gücenmeyen ben, herhangi bir dine inanan arkadaşların benim üzerime gelmelerinden sıkıldım.
özellikle "sen ne ayaksın, inanıyorsan inan, inanmazsan inanma..."
bu kurban bayramında bir şey kesmedim. sonra bu konu hakkında biraz araştırma yapayım dedim. aklıma bir fikir gelmişti ve bunu değiştirmem gerekirdi, cünkü eğer düşüncem ve bilgim doğruysa, çok büyük bir tezat vardı ortada. gene de söylüyorum az sonra yapacağım açıklamayı yanlış bulanlar varsa, affola. amaç kimseyi kötülemek veya rencide etmek değil... neden? sorusunun cevabını aramaya çalışıyoruz;
__________________________
hz. ibrahim oğlu olması için allah'a yalvarıyor, kur'an-ı kerim'de geçen ifadeye göre, yumuşak başlı bir oğul müjdeleniyor kendisine. oğlan çocuğu hz. ibrahim'in yanında koşacak kadar büyüyünce, rüyalarında oğlunu allah için kurban ettiğini görmeye başlıyor. oğlu ismail'e soruyor ve o da allah ne emrediorsa onu yapacağını söylüyor ve ikisi de allah'a teslim oluyorlar.
buraya kadar tamam. hz.ibrahim'in bu davranışını çeşitli şekillerde yorumlamadan önce devamını kur'an-ı kerim'den alıntıyla bitirelim.
---"Ey ibrahim, rüyana gerçekten sadakat gösterdin, şüphesiz ki bu apaçık bir imtihandı." Dedik ve ona (ismail'e karşılık) büyük bir kurbanlık fidye verdik.---
kur'an-ı kerim'in dolayısıyla allah'ın bize anlattıklarında belki de en önemli şeylerden ikisi kul hakkı ve ailedir. kul hakkını ödemenin yolu yoktur.
peki o zaman bu nasıl bir imtihan ki sana kul hakkını sorgulatıyor... hem de bizzat yaratıcı kendisini ortaya koyarak? hem de oğlunun üzerinde. yani hz.ibrahim, bir masum çocuğu hemde öz çocuğumu kendi ellerimle öldürdüğümü görüyorum rüyalarımda, ne dersin oğul? diye düşünmüşse zaten onun imanın da bir eksiklik var demektir.
ya da...
hristiyanlıkta, incil'den bir kurban örneği;
incil'de Tanrı'ya ilk kurban sunma olayını Adem'in ilk oğulları Kain ve Habil olayında görüyoruz. Habil'in imanla Tanrı'ya sunduğu kuzu kabul edilmiş, diğerininkiyse kansız ve imandan yoksun olduğundan reddedilmiştir (Tek. 4:1-8).
ya da...
roma'da geç dönem yontma taş devri (m.ö.26000-m.ö.8000) sırasında kurban olarak insanların kullanıldığını antropologlar ve arkeologlar çok net söyleyebiliyorlar.
ya da...
azteklerde, mayalarda hatta o inanılmaz gelişmiş ve büyük antik mısırda bile insan kurban ediliyordu. bu insan kurbanların bile bazı gereklilikleri vardı.
hmmm...
ilginç...
*toynak sayısı? işkembeli olması?
*kanlı ve imanlı olması?
*hasta ve yaşlı olmaması
*bakire olması
...
peki acaba yaratıcımız bizden bir kurban istemiyorsa?
hmmm...
yani neden istesin ki? onun yarattığı ve izlediği hiçbir şeye nefret ve kinle yaklaşmadıktan sonra, sevgi dolu ve huzurlu bir hayat geçirip, sevdiğim sevmediğim her şeye saygı gösterdikten sonra, nedir sıkıntı?
başta söylediğim gibi, kimseye bir şekilde saldırı amacım yoktur... sadece bu düşünceleri taşıyan çok insan olduğunu biliyorum. onların içinden geçenleri paylaşan birilerinin olduğunu bilmelerini sağlar umarım.