yanlış bir değerlendirmedir. şöyle ki; 200 sayfalık bir kitabın baskı ve kağıt maliyeti bin adet için 2000 liradır. kitabın satış fiyatı yaklaşık 15 lira olarak belirlenir ve yazarına yizde yedi ile on beş arasında telif verilir. ortalama yüzde on desek 1500 lira da yazara verilir. kapak mizanpaj editörlük ve tahsis işlemleri yayınevinin sabit maliyetlerindendir ve iyimser bir hesap yaptığımız için maliyete eklemeyelim. şu anda kitabın maliyeti 3500 liraya çıktı. şimdi işin can alıcı kısmına gelelim; dağıtım indirim oranı. sayın seyirciler ülkemizde dağıtımcılar kitapları yüzde kırk ile yüzde elli arasında indirim ile alırlar. bin adet için 15000 liranın 7000 lirası dağıtımcıya gider, yayıncıya kalır 8000 lira. bu 8000 liranın 4500 lirası yayınevi karı olarak kalır. kitap baskı adeti arttıkça doğal olarak kar ve gelir de yükselir. bu rakamlar gerçek rakamlardır işin içinde olanlar bilir.
işin vahim tarafı dağırımcının da sadece yüzde on alıp kitap mağazalarına ve kitapçılarına kitabı yaklaşık yüzde kırk ile vermesidir. yani düşünün dr ler ve alışveriş merkezindeki kitapçılar kitaplarında indirim bile yapmazlar ve her kitaptan yüzde 35-40 arası para kazanırlar. mesela dr türü yerlere direk kitap satan can iletişim yapı kredi gibi yayınevleri bile arada dağıtımcı olmamasına rağmen oralara kitapları yüzde 40-46 indirim ile verir.
yani işin özü bir kitaptan yazar geçinmesine yarayacak parayı kazanamaz. yayınevi ayda beş kitap yayınlıyorsa ve kitapları iade olmuyorsa kazanır, dağıtımcı tipik bir aracıdır kazanır ama satıcı denen özellikle zincir kitap marketleri paranın belini kırar. işin günahı da bunlara aittir zaten. zira pahalı dediğiniz her kitabı, yayınevinin kendisine gidip ya da ideefix kitapyurdu vb alışveriş sitelerinden yüzde 35 lere varan indirimlerle alabilirsiniz ama zincir marketler bu esnekliği göstermez, ne yayınevine ne de okuyucuya.