Asıl adı, ibû Ali Hasan'dır. Memleketin nizamlarının kurucusu anlamına gelen Nizam-ül mülk adı verilmiştir. Meşhur Nizamiye Medreseleri'nin de kurucusudur. Vezirliği tam yirmidokuz yıl sürmüştür. Sufilere büyük saygı gösterir , Bunu kınayanlara da şöyle demiştir: "Bir ara hükümdarlardan birine hizmet ederken, adamın biri gelip bana şöyle dedi: 'Yarın kendisini köpeklerin yiyeceği birine daha ne kadar hizmet edeceksin? Sana faydalı olacak kimselere hizmet et; köpeklerin yiyeceği kimseye değil!'
Adamın söylediklerini anlamamıştım. Ancak kendisine hizmet ettiğim hükümdar, o akşam içki içmiş ve sarhoş olmuştu. O haliyle gece vakti dışarı çıktı. Bahçede yabancılara saldıran köpekleri vardı. Kokusunu farklı bulmuş olacaklar ki, o gece onu da parçaladılar. Sabah olup manzarayı görünce, adamın o sözü aklıma geldi ve irkildim. işte, beni uyaran bu şeyh gibisini arıyorum."
Nizamülmülk'ün son günlerinde bir meseleden dolayı Sultan Melikşah'la arası açılmıştı. Melikşah da bu kıymetli vezirini harcamak için teşebbüse geçmişti. Nizam-ül mülk bu gerginlik üzerine şu sözleri sarfetmişti: 'Sultanın tacının varlığı bu divite bağlıdır. Bu divitin (kalem ve hokkanın) kapağını kapatırsam, onun hükümdarlığı da yok olur!'
14 Ekim (1092) tarihinde Isfahan-Bağdad yolu üzerinde Sıhne mevkiinde meşhur Alamut teröristi Hasan Sabbah'ın uyuşturucu müptelası fedâisi Deylemli bir genç tarafından şehid edilmiştir.