benim babamda olan bir hastalıktır. iki turlu olabilir. ya hastalıgı bizzat tum acılarıyla yaşarsınız ya da taşıyıcı olursunuz. türk halkının geneli de taşıyıcı özelliğe sahiptir. hastalık o kadar tehlikelidir ki yemek yediğiniz kaşıktan bile bir başkasına bulaşma ihtimali vardır. * o yüzden toplu yaşanılan mekanlardaki insanların bu hastalığa karşı acilen aşı olmaları istenir. aşısı normal verem aşısı gibi bir aşı değildir. aşıyı belirli periyotlarda olursunuz ve antikor oluşacağı da garanti değildir. antikor oluşup oluşmadığını kontrol ettirmek zorundasınızdır. gel gelelim hastalığı yaşayan birinin durumuna. öncelikle çok acı verici bir ameliyattan sonra tedaviye başlanır. tedavi için en başta iki ya da üç güne bir bi iğne vururlar ama iğneler öyle penesilin gibi bi anlık acıyla son bulmaz. iğne olan kişi bir gün boyunca dayak yemiş gibi yatar. iğne süreci hastalığın boyutuna göre değişir. iğne sürecinden sonra çok dikkat edilmesi gereken bir perhiz dönemi başlar. vucut çok fazla yorulmaması gerekir.
bu arada bu hastalığa sahip birisi var ise bol bol kayısı yemesi ve ya kayısı suyu içmesi tavsiye edilir. Bir ara babam hemen hemen hergün kayısı suyu içer kayısı suyu içmediği zaman da kayısı hoşafı içerdi. şu anda eskisine göre durumu baya iyi.