6 veya 7 sene öncesinin yazıydı diye hatırlıyorum. nedendir bilmem, bir uyku sorunu yaşıyordum; gece yatağımda terliyordum, sıcak basıyordu, bir şekilde uyuyamıyordum. uyuyamamanın verdiği sinirle kendi kendimi dövüyordum, musluklarda soda şişeleri kırıyordum, halbuki sinirini bir şeyi kırarak gösteren bir insan da değilimdir. bu bir hafta kadar sürdü. ortalıkta mal gibi gezdim, deli gibi uykulu olmama rağmen uyuyamıyordum. bu saçmalık 'aklımdan şu şarkıyı geçirirsem belki uyurum' noktasına kadar geldi. bir gece barış manço'nun kara sevdasını düşünürken yeni bir sabaha uyandım. şarkıya ayrı bir sevgi besledim, ama bu sevgi de bir gün sürdü. ertesi gece yine aynıydı. en sonunda içeri gidip vantilatörü aldım ve tamamen kafama doğru çevirdim, üçüncü seviyeye getirdim ve soyunup yattım. ve o akşam müthiş bir uyku çektim, uyuyamadığım günlerin acısını çıkartmıştım. bu vantilatörle yaz sonuna kadar uyudum. yaz bitti, kış geçti, ama ben vantilatörü çalıştırmaya devam ettim. şu an ben bir üniversite öğrencisiyim, evde yaşıyorum ve hala gece yatarken kafamın dibinde bir vantilatör çalışıyor. mevsimin ne olduğuyla veya dışarıda neyin yağdığıyla ilgilenmeksizin. ev arkadaşlarım veya evime gelen tüm insanlar 'olum manyak mısın?' der, 'neden açıyorsun, dışarısı buz gibi.' ben de hep 'boşver' derim. manyaklar gibi vantilatörle uyumamın sebebi budur sözlük.