ben bu yazıyı sana yazdım

entry31064 galeri video218
    1716.
  1. "bazi kotu seyler tabi ki oldu, ama yasadigimiz iyi seyleri de lutfen dusun, lutfen." demisti yakin zamandaki konusmalarimizin birinde.

    dusundum.

    sarilmalari, opusmeleri, gulumsemeleri, dokunmalari, her zaman bize ozel oldugunu dusundugum yuz ifadesini, nefesleri ve sicakligi, bakislari, gozlerdeki parlakliklari, terlemeleri ve sesleri, tutkuyu, "yumak"'i..
    bir bucuk yil icinde yasanmis tum anlari "..ama yumak kutsaldir. sadece ozel kisiyle yapilir" sozune kadar geri sardim.

    bu anlarda benden baska kisilerin oldugunu da gordum. bir degil, iki degil, uc degil.. fazlaca. aramizdaki mesafeden dolayi olabilir, icgudu engellenemeyebilir diyordum, fakat ayni nefeslerin, ayni terlemelerin, ayni bakis ve seslerin onlarla da oldugunu farkettim.

    alkol alman cok az degistiriyordu, belki daha atesli daha tutkulu daha sert yapiyordun butun bunlari, kontrolsuzce ama cok buyuk bir istekleydi ve aci hissettirmiyordu bu aldatma.. hicbir zaman hissetirmedigi ve asla uzmedigi gibi. oyle ya soguk kanliligini koruyarak bir sekilde ozur dileyip "seni seviyorum" diyebiliyordun. ama en cok sinirlendiren davranisin, tum hepsinin uzerine "dusunme" demendi.

    seviyordum ve dusunmuyordum.

    sevdigimi dusunuyor ve bakiyordum her zamanki gibi. kiskaniyor, yeri gelince soyluyor, cogu zaman iyi mi diye merak ediyordum. kendime sorulmasindan nefret ettigim gibi ona da asla neredesin, kiminlesin, ne yapiyorsun demedim.

    ancak o, hicbir sey anlamadan ve sormadan direkt bir ifadeyle, "beyninde kim bilir ne paranoyakliklar, hangi pis dusunceler sikisiyor", diyip "hastalikli birisin, hasta ruhlusun" etiketi yapistiriveriyordu. "beni de hasta ediyor, ruhumu daraltiyorsun, beni yoruyorsun." diyerek sonlandiriyor, ve uste cikiveriyordu bir anda, ne oldugunu anlamadan butun suc benim oluyordu.

    yine de dusunmuyor ve seviyordum. "seni seviyorum" una, "sana tekrar tekrar asik oluyorum" una, "beni heyecanlandiran tek varligim" sozune inaniyordum, saf gibi, sazan gibi, elma sekeri verilen cocuk gibi.
    ta ki baskalariyla paylastigin ama bizim oldugunu surekli yineledigin tum dokunmalarin, sicakliklarin, tatlarin ve sivilarin kutsalligini sorgulayana kadar.

    o ana kadar.

    kutsal da kimmis..

    o an, cok yakin bir andi. olmasi gerekenden de yakin. parmagimin ucunda diyebilecegim kadar yakin. ve eger bir sozcuk daha sarfetseydin bir daha kimse seni goremezdi.

    * ben bu yaziyi sana yazdim. simdiki gibi, biriyle sevistikten sonra desarj olmak icin yeniden yazacagim. civi civiyi sokermis, haklisin. pasli bir civisin, cikarilirken elbette biraz "pas" dokulecek etrafa.

    onlara asik oldugunu, heyecanlandigini ve sevdigini soyleyip apayri bir tutkuymus gibi yaklastiginda gozlerimin icine baka baka yalan soyledin. onlarin yanina gittiginde, optugunde, sarildiginda ve devaminda, bana da sarildin. birlikte uyandigimiz sabahlarda seninle paylasatigim sicakligimi onlara dagittin, usudugunde yine bana kizdin. onlarin pisligini icinde, teninde, ellerinde tasirken benimle sevistin, bana dokundun.

    sonra da gelip; "aski ikimiz yasadik, her seyi biz ikimiz paylastik. lutfen, ayrilirken de detaylar aramizda kalsin. sil lutfen." dedin. silmeyecegimi, durmasini istedigimi soyledim.

    boyle istiyorum cunku;
    sozunu ettigin ve benim yalnizca bizim aramizda oldugunu dusundugum "ask", "sevgi" ve "paylasim" kavramlarinin yanina, arkasina, ustune, altina, arasina; yakindan, uzaktan, sagdan, soldan baskalarini soktun. ikimize ait bilinmeyen hicbir sey kalmadi sayende.

    bir saygisizlikti kendime yaptigim, sana inandigim ve seni sevdigim icin kendimden gercekten ozur dilerim.
    bu arada saymadim, kac oldu acaba "uzgunum, artik uzmeyecegim" diyisin..
    mukemmel olabilecek bir seyi bok etmeyi basardin, kendine benzettin; basarilarindan dolayi kutlarim artik "herkes" gibisin.

    unutma, bana bahsetmis oldugun "kutsal"liklari bedeninden dagitirken, herkes yalnizca bacaklarina dokunmak icin sana el uzatacak ve kimse elini tutmayacak. bir tumor gibi buyuyecek o icindeki "el"lerin zehiri. agriyi durdurmak icin olmek isteyeceksin, ama damarlarindaki katran nedeniyle hayata yapisacaksin ve ters cevrilmis kaplumbaga gibi nafile hareketler sergileyeceksin o asla yenemeyecegin aptalligini hos tutmak icin.

    ve iste basliyor..

    saygi mi?
    saygi gostermeyene asla.
    8 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük