ısırgan otu

entry70 galeri
    28.
  1. Lubomir Levçev' in bir şiiri.

    Neleri sulamam gerekiyorsa suladım.

    işte buradayım -yeniden gömütünün başında

    babacığım

    ayrık otlarıyla dolu her yer

    gök ise fırtınalı

    ve susuyorum ben

    her şeyin dışındayım sanki

    sanki bu benim gömütüm

    içinden çıkıp gitmişim

    ve kendime dışardan bakıyorum

    bu yüzyıla aynı yaşta

    sen hala yaşıyor olabilirdin babacığım

    benim gömütüme sen gelebilirdin

    seyretmiş değil miydin babaların burda

    ebedi evler kurduklarını çocuklarına

    sen her şeyi iyi yapardın benden

    ben ne mi yaptım

    şiirlerin yıkıma uğrattığı bu beyinle

    şunu düşündüm ancak

    gömütüne kaldırım taşları döşemeyi

    eski ağır iri kararık

    ölü bir yoldan sökülmüş

    ama kendileri ölümsüz olan

    onca duygulandırıcı pahalı anıt arasında

    farklı olsun senin gömütün

    kaba bir gömüt

    ama her şeye dayanıklı

    zaman hafif adımlarla geçşin tozların üzerinden

    böyle düşünüyordum

    şiirlerin yıkıma uğrattığı bu beyinle

    Ama bu gün

    görüyorum buruşturup katlamış senin toprağını

    sanki korkunç depremler

    tanrı'ya sövüp sayarak dans etmişcesine

    kaldırım taşları

    fırlamış yataklarından

    kırık dişler tıpkı

    alaylı alaylı sırıtıyorlar bana

    inanmazdım zamanın

    bunca ezici adımlarla geçeceğine

    gömütününün zerinden geçeceğine

    gömütünün üzerinden babacığım

    demek ki benim üzerimden de

    otlar kımıldıyor

    kötü gizler fısldaşıyorlar aralarında sanki

    ben de biliyorum her an

    patlayabilir fırtına

    otlar haklı çıkar sonunda hep

    ama sinirime dokunuyor

    haç dibinde biten ısırgan otu

    çöküyorum dizlerimin üstüne

    yolmaya başlıyorum

    parmaklarımı yakıyor o

    kana buluyor onları

    ama öyle tatlı geliyor ki bu acı bana

    sanki bir babanın sitemi

    haklısın

    ölümcül bir yanlış yaptım

    inancım yetmedi

    taşıması zor bir inançtı

    kırılmış kaldırım taşlarının ve yüreklerin

    senin gömütün belki de daha güzel böyle

    o kadar çok benziyor ki bir barikata

    babacığım

    gök gürlüyor

    şimşekler yaklaşıyor

    ve ben emekliyorum gavroş gibi

    ve şarkı söylüyorum

    mermi kovanları topluyor değil

    ısırgan otu yoluyorum

    yolun üstüne bırakacağım onu

    tanrı bir çorba kaynatsın kendine

    sahi bakan eden kimsesi var mı

    olsun

    ve sel boşanıp aksın sonunda

    selamlaşsın şimşeklerle ağaçlar.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük