-"gece yarısı" ayrı yazılır ancak sadece 1 karakter fazlam olduğu için böyle yazmak durumunda kaldım-
istanbul'da insanların sokaklardan elini ayağına çektiği zamanlarda hortlayan ve tek başlarına yakaladıkları insanların altlarına sıçmasının müsebbibi olan köpek çetelerinden dem vurmak istiyorum azıcık. -sadece oturduğum semtte değil, pek çok semtte denk geldim bu ibnetorlara-
yahu bıradır; gece yarısı sokakların bomboş olduğu bir vakitte 3-4 tane köpek ile burun buruna gelmenin zorluğunu ekseriyetle yaşıyorum. senin de bildiğin gibi; alkol alınmaya başlanmış bir akşamın taa gece yarısına kadar sarkması çok sık yaşanan olağan bir hadisedir. sabah namazını kıldıktan sonra eve gittiğim de oluyor ancak onlar istisna. ben eve genellikle 3-4 arası dönmüş oluyorum. ancak bu eve dönüşlerin çok basit olmadığını parantez dışında belirtmek isterim. evet, pişmanlık yasası gibi kolaylıklar sağlayıcı etkenler de yok üstelik. eve dönüş sürecim götümden kan alınmasıyla eşdeğer bir zorlukta geçiyor.
caddede taksiden inmişiz arkadaşlarla. indiğimiz nokta öyle bir yer ki, herkesin evine olan mesafesi hemen hemen aynı. alkolik nezaketinin bize vermiş olduğu yetkiye dayanarak; öpüjemsli bir kaç kelamdan sonra ayrılıyoruz. başlıyorum eve doğru yürümeye. yolum 4-5 dk. lık bir mesafe, yakın.
yürümeye başlamam ve tek başıma ara sokaklara girmemle birlikte havlamaları duymam bir oluyor. -bağa bak bro, bu anlattığım tek seferlik bir mevzu değil, rutine bindi benim için- gidip gitmeme dilemmasında kaldıktan sonra kafa iyi de olsa sokakta yatamayacağımı net bir biçimde anlıyorum. yola devam ediyorum. ve bir anda o lanet olası köpek çetesi önümü kesiyor. kanım çekiliyor. ellerim titriyor. altıma sıçıyorum. "buyrun abi" çekiyorum itkopatlara. ehliyet ruhsat istiyorlar. yok, o çevirmelerde olur. şey, telefonu ve cüzdanı istiyorlar. ee, bu da olmadı. heh buldum, havlayarak üzerime koşmaya başlıyorlar. - yakaladım frekansı- onlar üzerime koşunca ben en yakında bulunan bir arabanın üzerine çıkıyorum. genelde yüksek araçlar daha iyi oluyor, yola daha hakim oluyorsun, ama bu şartlar tabii ki kullanırken geçerli. ben çıkmışım tepeye götümü kollama telaşesindeyim. itoğluitler aşağıda, ben ise yukarıdan nah yapıyorum o it sürüsüne. komik bir durum aslında. zira o an erol taş kahkahası atıyorum.
tabii ne kadar hayvanat olsalar da tünelin ucunda ışık göremedikleri için bırakıyorlar beni. siktir olup gidiyorlar. evime doğru yol alıyorum. hasarsız geçen bir gece ve eksiksiz bir vücut ile eve dönüş yaptıktan sonra tuvalete 2 el kusup uykuya dalmak üzere yatağıma uzanıyorum. ":)"