şimdi olaya duygusal mı yaklaşacağız yoksa demokratik hukuk devleti açısından mı yaklaşacağız seçim zamanı geldi. bazı arkadaşlar bu konuda yazmamla bana pkk sempazitanı veya kürt zannedebiliyor ancak gerçek hiç öyle değil. türkiye'nin bugünü değil ileriyi düşünmesi gerek. parti kapatılırsa ne olacak?
bu sorunun cevabı olay aihm'e gidecek ve tekrar suçlu olacağız. venedik kriterleri ve aihm içtihatları şöyle diyor. "siyasi partilerin yasaklanması veya zorunlu olarak feshi, ancak demokratik düzeni devirecek, böylece anayasanın güvence altına aldığı hakları ve hürriyetleri tahrip edecek bir siyasal araç olarak şiddet kullanımını savunan veya şiddet kullanan partiler bakımından haklı görülebilir." kısaca şiddet kullanarak demokratik düzeni değiştirmeye çalışmak. bizde ise "devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün ve lâik devlet ilkesinin korunmasına ilişkin anayasal yasaklara aykırı hareket iddiasıyla" partiler kapatılıyor.
şimdi bu kritere göre dtp kapatılabilir mi. kapatılamaz, çünkü şiddet kullanmayı teşvik etse dahi demokratik rejimi devirmeyi amaçlamadığı sürece parti kapatılamıyor. ister beğenelim, ister beğenmeyelim. avrupalının demokrasi anlayışı söz konusu demokrasi ise gerisi teferruattır.
türkiye olarak biz uluslararası anlaşmaları kabul etmişiz. bu nedenle uluslararası anlaşmalar, anayasa ile çeliştiği durumlarda anlaşmalar geçerli olur. anayasa 90. madde şöyle diyor. "Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. (Ek cümle: 7.5.2004-5170/7 md.)Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır." bu nedenle 2004'ten bu yana parti kapatamıyoruz. şimdi duygularımızı bir kenara bırakıp hukuk devleti olduğumuz iddiasına devam edeceksek bu partiyi nasıl kapatma kararı vereceğiz? çoğumuz kapatılmasını dileyebiliriz ancak bence kapatılamayacak.
Türkiye aleyhine dava açıp haklı bulunan partilerden TBKP 120 bin frank, Sosyalist Parti 100 bin frank, ÖZDEP 70 bin frank, DEP 210 bin Euro, HEP 40 bin Euro, EMEP 18 bin Euro, DKP 16 bin Euro, STP 10 bin Euro tazminat almaya hak kazandı. 1998 yılında kapatılan RP'nin AiHM'ye yaptığı başvuru ise reddedildi. sebebi ise şiddet kullanmayı teşvik etmesi ve demokratik rejimi değiştirerek şeriat düzeni istemesi. Mahkemenin bu kararı üzerine RP'nin devamı niteliği taşıyan Fazilet Partisi'nin (FP) kapatılması AiHM'ye götürülmedi. Kapatıldıktan sonra uluslararası mahkemeye başvuran partilerden HADEP ve DEHAP'ın davaları devam ediyor. Haklarında kapatma davası devam eden partilerden DTP, olumsuz bir sonuç çıkması durumunda yine AiHM'nin yolunu tutacak.