evvela bu "vs" mevzusunun da, onu matah bir şey sananların da amına koyayım. koydum.
memleketin geldiği noktadaki en büyük paylardan biri de "senin ölün benim ölümden değersiz" mantığı değil mi? ötekileştirmeyi tee cesetlere kadar ileri götürdüğümüz için kaybetmiyor muyuz zaten? ne bu? mantığı, izahatı ne? bahsettiğimiz konu "yaşama hakkı" ulan. ceylan'ı, serap'ı, ahmet'i, hasan'ı var mı bu işin? suçsuz bir insanın devlet eliyle öldürülmesi sanıyor musun ki kimseyi üzmüyor? o öyle değil aybalam. yanlış öğretilmiş bu konu maalesef. çalışmadığın yerden soru sormuş hayat.
devletin yaptığı hataların minimuma indirgenebileceği tek yer halkın kendisi iken, kalkıp ölümler üzerinden prim kovalamak, en hafif tabirle orospu çocukluğudur. ki ben çok güzel söylerim bu lafı. o kadar ki, tadı damağında kalır... git kendine çok sövdürmeden o yüzden. (experimental gibi bitirmeye niyetlendim de entry'i, olmadı. başaramadım yine.).
ceylan önkol "ve" serap eser, zekaları aynı sefillik noktasında buluşmuş insanlar tarafından hayatları sonlandırılmış iki candır. başka bir şey değil.