türk internet kullanıcıları kendilerine gelen her mailin doğru olduğuna ve hemen o maili yaymaları gerektiğine inanılar. bu onların internette amatör olmaları ile ilgilidir. bunu fırsat bilen bazı işgüzarlar da toplumun hassaf noktalarını kullanarak istedikleri firmalara, kişilere forward mail yolu ile iftiralar atarlar. çamur at izi kalsın politikası izlerler. bu maili alan amatör türk internet kullanıcıları da gelen maile hemen inanırlar. mail zaten okuyanı inandıracak ve etkileyek şekilde yazılmıştır. okuyan kişi maildekine hemen inanır ve arkadaşlarına göndermeye başlar. bu şekilde farkında olmadan iyilik yaptığını sanarak yalana iftiraya ortak olur. günlük yaşamda yalan söylemeyen iftira atmayan bir insan, bu şekilde kendine gelen maili göndererek yalana iftiraya ortak olur. internetteki her lafa inanmamak gerekir. bir ara bir mail dolaşıyordu ortalıkta: "isveç'ten gelen sıvı sabunlarla elinizi yıkamayın kanser olursunuz" diye. sonradan ortaya çıktıki bu maili gönderen merdiven altı üretim yapan bir sıvı sabuncunun oğluymuş. türkiye'de sıvı sabun üreten isveçli bir şirkete kızmış maili yaymış. Yani merdiven altı üretim yapan asıl kanserojen olabilecek sıvı sabunu üreten interneti kullanarak kendinden çok çok kaliteli üretim yapan iftira atıyordu. bu gibi salakça maillere inanmayın, inandırmayın. facebook çıkalı, forward mail kültürsüzlüğü son zamanlarda iyice azaldı ona seviniyorum. artık insanlar kimin başlattığı belli olmayan yalanları göndermiyorlar birbirlerine.
bu tarz safça maillere inanarak ülkemizin bilgi, teknoloji üreten, fabrikaları tıkır tıkır işleyen, bir çok insana ekmek kapısı olan, yurt dışında ülkemizde üretilen ürünleri satarak gururumuz olan firmalara iftira atılıyor ya ona çok üzülüyorum aslında. bu tarz firmalar kolay kurulmuyor. ben bi iş seyahati için ukraynaya gitmiştim. kiev sokaklarında asılı colin's ve lc waikiki reklamlarını görünce gurur duymuştum. bana bu gururu yaşatan bir firmalara iftira atmak bu kadar kolay olmamalı.
