öncelikle, dogmatik bir olgu olan dinin bence ve sencelerle işi olmaz. dinde bir şey ya vardır, ya yoktur. dinin yoruma ihtiyacı yoktur, doğrudan inanmayı gerektirir. kabul edersin ya da etmezsin o ayrı bir mevzudur tabii.
ikinci olarak, bir kişinin kafirlik ya da bizden olmamak kavramlarına girebilmesi için hiçbir şekilde inancının olmaması gerekir, günah işlemesi değil. insanız yahu, tabii ki hepimizin günahları var, olacaktır da. ama kişi, bırak günahı, haram işledi diye bile asla kafirlikle suçlanamaz, bizden değildir şeklinde yaftalanamaz. yaftaladığın vakit asıl günah işleyen sen olursun zira.
ha şöyle olabilir tabii; zina günahtır dersin, haramdır dersin, yapılmamalı dersin. yapan da kendi bilir, herkesin günahı sevabı kendine dersin. ama haram bir şey yaptı diye kişiyi doğrudan kafirliğe götürmen demek, allah'ın affediciliğini küçümsemenle neredeyse eş değerdir.
kişi bu kadar ahlaka değer veren biriyse, böyle bir şey demeyi asla istemez herhalde değil mi?