üniversiteye devam eden ve halen bekaretini cima düşkünü ahlaksız gençlerden koruyabilmiş, pırıl pırıl genç kızlarımızı, diğer dinsiz imansızlardan ayırt etmek için uygun gördüğüm. bence yapılmalı muhterem. hatta bir adım daha ileri gidilip üniversiteye giren kızlara bekaret belgesi verilmeli ve bu belirli aralıklarla kontrol edilmeli, bakire kalabilenler ödüllendirilmeli ki gençleri içine düştüğü bu pislikten çıkaralım, üniversite denen fuhuş yuvasını biraz olsun adam edelim.
üniversiteli iki genç kız tanıdım. 26-27 yaşlarında. ellerine erkek eli değmemiş. nasıl temizler, nasıl ahlaklılar. üniversite mezunu bunlar. üç ay önce nişanlanmışlar. başları önlerinde, utana sıkıla yaklaştılar. "hocam size bi soru sormak istiyorum ama nasıl soracam bilemiyorum" dedi birisi. babacan adamım ben. "çekinme kızım, sor. sor ki cevap bulasın" dedim.
ne diyorduk? huzur veririm gönüllere. dizimin dibine oturup da dili çözülmeyenini görmedim. kızların da dili çözüldü hemen.
- hocam nişanlım beni öpmek istediiii dedi. diğeri de ekledi
- hem de ağzından.
o kadar şaşkındılardı ki kızcağızlar. öylesine saf. o kadar çekti ki beni kendilerine bu iffetleri. nişanlı olmasaydı oracıkta babasından isterdim birini. gelenek göreneklerimize aykırı gibi ama yapardım bunu.
- inanmıyaraaaam. dedim. hem de ağzından ha?
- evet. dedi. şaşkındı hala.
şimdi bu kızı hayal et muhterem. ne kadar da masum, nasıl da saf. bu hanımkızımızla, üniversitede cima etmediği erkek kalmamış karılar bir mi tutulsun? bu hangi adalete sığar? sığmaz. o yüzden derim ki üniversiteli kızlara bekaret belgesi verilsin ki böylesine saf, namuslu kızlarımız o karılarla aynı kefeye konmasın.