gidişim

entry5 galeri
    1.
  1. Gittiğimde ilkbahardı. Ilık ve tadında yaşanmamış uzun bir kış ertesi gelen hüzünlü bir ilkbahar. Kışları severim aslında, her ne kadar zorlukları beraberinde getirse de. Hangi mevsimde yoktur ki soğuk...
    Yüreğimin mevsimi sonbahardı. Tatlı ve yakıcı kısa bir yazdan arda kalan sararmış güz yaprakları. Yerlere yığılmış, üzerine basılmayı bekleyen.
    Şimdi karışık bir mevsimdeyim. Yarı soğuk, yarı sıcak, yarı ılık... Kendimden yoksun, bensizlikte kaybolmuş ben. Giderek küçülen bir ayrıntı da; sen yoksun.

    Mektubunu dün aldım. Bana nasıl ulaştığına anlam verememiş şaşkın ve heyecanlı bakışlarla açtım zarfı. Hoş bir koku yayıldı zarfı açınca. içinden iki küçük menekşe düştü. Onları görünce gözlerim buğulandı. işte yüreğimin kışı başladı. Mektubu açmadım, eve gidince okuyacaktım. Adımlarım giderek hızlanıyordu bir an önce varabilmek için eve. O kadar dalmışım ki karşıdan koşarak gelen küçük kız çocuğunu fark etmemişim bile. Olan oldu tabi, çarpıştık. Bir zarar gelecek korkusuyla sımsıkı tutmuşum küçük, sevimli kızın kollarını. Boncuk boncuk gözleri, gülümseyen muzip suratı ve porselen bebeklerinkini andıran güzel elbisesi, şirin pabuçları ile karşımda duruyordu. Annesinin kızgın bağırışıyla irkildim. Küçük kız cebinden aceleyle çıkardığı meyveyi elime tutuşturdu ve koşturarak annesinin yanına gitti...
    Yürümeye devam ederken meyveyi ağzıma attım. Mayhoş bir tadı vardı. Önce yüzüm ekşidi, sonra yine sen geldin aklıma. Yüzümü böyle ekşittiğimde hep yanaklarımı aşağı indirir, eğlenirdin yüzüme bakarak. Bense hep kızardım sana, sinirlenirdim. Sonra bana sarılıp yüzümdeki bu ifadeyi görebilmek için her şeyi yapabileceğini söylerdin.

    Bu satırları yazarken bile yüreğimde batıp çıkan gemileri su üstünde tutabilmek için çok çaba harcıyorum.
    Neyse mektup demiştim. Eve ulaştığımda ilk işim mektubu açmak oldu. ilk satırlar ürküttü beni. Soğuk bir merhabayla başlayan boş bir giriş. Belli ki cümleleri bir araya toplamak için çok uğraşmışsın. " Gittiğinde ilkbahardı " .işte en tutuk cümlen. Üç mevsim geçmiş gidişimin üstünden. Kışı anlatmışsın bana. Sanki beni bana anlatmışsın.
    Satırların ürkek ve yorgun. Özledin beni demek. Onca zamandan sonra hayatımı değiştirip, yeni bir düzen kurup, özellikle de sensizliğe alışmışken neden, neden hayatıma bu apansız girişin. Keşkelere, belkilere, o tereddütlü hikayeye neden tekrar soktun beni. Ama bu sefer biraz daha farklı, biraz daha yorgun ve tereddütlü hikayem...
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük