eczanelerin can çekiştiği falan yok. sadece büyük bir rant ellerinden alınıyor. hepsi bu.
olaya şöyle bakalım;
eczaneler yarı resmi kurumlardır ve devletçe belirlenen bir kar payına sahiptirler.
bu kar payı yüzde yirmidir. olması gereken şey yani.
ancak iş bununla kalmaz.
devleti soyan ilaç firmaları, depolar, ihale depoları sıralamasında en son sırayı da eczaneler alır.
ve en yüksek kar payına da eczaneler sahiptir.
nasıl oluyor?
hani kar payları yüzde yirmi idi?
değildir.
eczaneler depolardan ilaçları çılgın vadelerle alırlar. 3 ay, 6 ay falan gibi.
yetmez.
iskonto alırlar. yüzde 30, 40, 50 gibi.
yetmez.
mal fazlası alırlar.
1+1, 10+3, 20+11 gibi.
yetmez.
itriyat malzemesi ve kozmetik satabilirler.
bunlardaki karlılığa hiç girmiyorum. korkunçtur.
88 yılından beri bu sektörün her türlü ibneliğini, ıncığını cıncığını bilen biri olarak söylüyorum ki normal şartlarda batan bir eczane görmedim.
gördüğüm batan eczanenin ise batma sebebi ise tamamen kişisel şeylerdi. hovardalık, hastalık, ölüm, yangın, felaket vs. gibi.
neyse, durum iktidar başarısı ise hiç değildir.
iktidarın hedefi amerika ya da avrupada olan sistemi türkiyeye uyarlamak ve kendi eczacısını küresel ilaç firmalarının, zengin yabancıların maaşlı elemanı haline getirme çabasıdır.
rant el değiştirecektir ve sıra da hastaneler vardır.