bir kere efendim bu ülkede kurulan partiler , adlarında demokrasiye ya da türevlerine
atıfta bulunmayı çok severler. bu tip isimlerle siyaset sahnesinde boy gösteren partilerin bir çoğunun ise genelde devletçi anlayışa sahip olmaları da ironiktir.
mevzu bahis parti ise demokrasiyi kim için istemektedir tartışmaya açıktır. eğer toplum içinse kendilerinden beklenilmesi gereken ilk şey ağalık sistemine karşı demokrasi talebi olması gerekirken , kimi zaman devlet işbirliğiyle , kimi zaman devlete rağmen oluşan feodal hegomonyaya karşı hiç bir refleks göstermemişlerdir.
aksine feodaliteden beslenen unsurları pek güzel içlerinde barındırmakta , dahası kendilerini insan kaynağı ve maddi kaynak olarak düzen tarafından finanse ettirmektedirler.
pkk'nın höt dediği yerde dut yemiş bülbüle dönmeleri de demokrasi anlayışları hakkında epey bir fikre sahip olmamızı sağlamıştır. terörün siyasal kanadını oluştururlar ki bugün mensuplarının bir kısmının eşleride aktif terörist olarak dağlarda demokratik bir terör sergilemektedirler. komünist manifestonun gölgesinde yapılanan pkk , bugün nasıl kabuk değiştirdiyse, aynı maharet parti mensupları tarafından da "ezilmiş halklarının" gözü önünde sergilenmektedir. kendilerini namerde muhtaç eden kürt halkı,
umarım bir gün savaşın kendi gelecekleri için verilmediğini, mutsuzluk kelimesini kürtçe telaffuz etsenizde mutsuz olma durumunun değişmediğini anlayabilirler.