günümüzün türk filmlerine gelecek olursak eğer; şu anki türk sinema dünyası çekim teknikleri açısından, görsel efektler açısından hollywood'un 80-90larına denk gelir. bu ne demektir? türk sinemasının emeklediğini göstermektedir. şu anda adam gibi tek savaş filmimiz nefes, korku filmi olarak ise adam gibi bir korku filmimiz yok, isterim ki keşke bizim sinemamız da the shining gibi piskolojik, gerilim, korku filmi çeksinler... ama nedense aşk ekseninde hababam dönüyoruz, anlayamadım gittim bu işi... farklı bir şeyler yapmaya çalış, evet ilk başta tutmayacak bu film, herkes sana kıçıyla gülecek ama bir adım at abi! bu ticari kaygı niye sen koca yönetmensin, sen koca senaristsin. sen ilk önce sanatı düşüneceksin, sonradan ticari olarak kaygılanman yerinde olur. ama yok aşk filmleri çekeceğiz de çekeceğiz, çekeceğiz de çekeceğiz... çek de bir de topa bir bas, bir fren yap! düşün taşın hacı! ya 10 film yaptım bunların biri aksiyon, diğer 9'U aşk filmi. insan demez mi bana ''oğlum hayrettin napıosun oğlum ya, anladık aşk! bokunu çıkarma şu olayın!''. derler derler...
bak bir cem yılmaz var, adam daşşağına gora'yı yaptı. star wars'un o ışın kılıcı muhabbetini tiye aldı ama onun gibi teknikler de kullandı filmde kötü mü etti? yooo... niye etsin abi? adam komedi bilim kurgu filmi çekti. helal olsun. iyidir kötüdür gora orası beni enterese etmiyor, zaten çok da fifi iyi olup olmaması hacı! maksat izleyiciye bizimde bu tekniklerle görsel birşeyler sunabildiğimizi göstermektir. başarılı da olmuştur kanımca. işin maddi boyutu var tabi. bu teknikler az buz para değil ama, dünyanın filmini çekiyorsun, aşk temalı filmler olmasına rağmen paranın amına koyuyorsun, hasılat yapıyorsun milyon dolarlarca ama iş tekniğe geldi mi ''dur orda hacı bu teknoloji bizim bütçeyi sarsar, en iyisi mi biz aşk filmi çekelim, zaten tutmaz da bu film!''. bu olayı şöyle anlaşılır birşekilde bağlayacak olursam, emre aydın piyasa şarkıcısıdır, piyasa şarkılar yapmaktadır ve bu işten paranın allahını kazanmaktadır. yani sanat düşüncesinden önce, para kazanacağım düşüncesi ortaya çıkarsa, emeklemeye mahkumuz her konuda demektir.