cinselliğin doğal bir olgu olarak görülmesinden çok tabu olarak dayatılmasının sonucudur.eee tabii tabusal bakış açısının çeşitli nedenleri var. dünya görüşü/ muhafazakarlık, dinsel hegemonya ve çevresel ahlak anlayışı gibi. sonuç açlık, susuzluk gibi fizikselliği ve zorundalığı olması gerektiği gibi naturel halde betimlenmesi gereken kavramın açımlanamayışı. bir de yaşanması her an muhtemel baskı kültürünün ters tepmeleri. nihat genç'i çok okumam ama bir tümcesi vardı biz yeşilçam filmleriyle masturbasyon yapan bir toplumuz diye katılmamak olası değil sanırım. yıllarca mizah dergilerine konu olan; eve ani girişlerimizde ebeveynlerimizden birinin yatıyor oluşunu görmemizdeki hayal kırıklıkları gibi, ailecek izlenen bir filmdeki sevişme sahnesinin kızararak bahanelerle kapatılışı bizim büyüme hikayemiz. nuri bilge'nin uzak ta resimlediği gibi bu toplumun her tabakasında sevmediğim ifade tarzıyla abazanlık az biraz vardır. orda da yarı elit mahmut'un tv'yi değiştirişini görürüz. yusuf zaten klasik taşra insanı. bizim görmemiş diye nitelendirmeye bayıldığımız. durum farketmiyor işte. sadece kapalı kapılar ardında gizleniyor. denilecek ki şu bilişim çağı vesilesiyle ortam daha sakin artık. belki de öyle öyle olmasına da hala eksik bir şeyler var. eşcinsel insanı ötekileştirişimizdeki gibi. mahmut, kapıyı açıyor yusuf onun olup olmadığını söylüyor. mahmut, konuyu değiştirip evin ne halde olduğundan bahsediyor. yusuf'un hayal gücüne göre mahmut her şeyi yaşıyor doyasıya.onun cinsellikte kokan dünyasına bir imrenme söz konusu. pekii gerçekte öyle mi? değil diyelim bitsin.
cinsel açlık derken şu bahsettiğim bol ödüllü leziz nuri bilge filmine de bir bakalım.
(bkz: uzak)
