gitmek istediğin yolun seni varış noktana ulaştıramamasından korkarsın zaman zaman. ama tek istediğin şeydir o yola girmek. buna rağmen yoktur gittiğin eski yoldan dönmeye cesaretin. dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayalım hesabı.
ya karartırsın gözünü dönersin yolundan, girmek istediğin yola koşar adım gidersin..
ya da ırvın yalom un "nietzsche ağladığında" sını okuyup, vazgeçersin hayallerinden; mutlu olursun elindekiyle.
ama iki arada bir derede yaşamazsın yaşamını, birinin seni bu durumdan kurtarmasını bekleyerek..
"ama ama ama" diyerek geçirmezsin günlerini.
sonuç olarak illa bir tanım gerekiyorsa hayatın gerçekleri, er ya da geç yüzleşmen gerekendir. asla git-gel leri kabul etmez. bahanelerini anlar,sana arkasına sığınaracak hiç bir şey bırakmaz.