modernist söylemin türkiye versiyonu. gayet kapalı, oldukça anti hümanist, epeyce muhafazakar.
bilen bilir perihan mağden bir yazı yazdı da mahkemelik oldu. "her türk asker doğmaz, doğmamalı da nasıl atom mühendisi...son ütücü olarak doğmuyorsa asker olarak da doğmaz" diye. aşağı yukarı böyle idi. ve ortalık birbirine karıştı. durum bu işte. çifte kavruk militarizm. böyle bir söylemi deliler gibi (tam anlamını daha iyi versin diye bir kez daha yazmalı) deliler gibi savunanlar ve de eleştiriye, kendileri gibi olmayanlara kin besleyenler. bu kadar dikte edici, bu kadar tırnak içinde söylemek isterim disiplinli ve kuralcı ve bu kadar insanlıktan uzak bağnaz ve yobaz, ayrık ve yapayalnız ve de bu kadar aciz bu kadar bencil ve bu kadar habersiz son bir kez ve ile bu kadar duygusuz olabilmek azim ister. güç ister. bu özelliklerinin ancak bir kısmını sayabildiğim kişi ve düşünce yapıları böylesine kararlıyken, bunu eleştiren ben ve denizler neden bu kadar sessizdir-ler... asıl sorun bu belki de.