Düşünüyorum düşünüyorum, bugüne kadar çektikleri ne eza varsa müsebbibi olan;
toprak devrimi ve/veya kendi iktidarlarının kaybı korkusuyla kendilerini devlet otoritesine karşı ayaklandırıp pataklatan;
töre töre diye iktidarlarını katmerletip canının istediğinin canını alan, canının istediğine dünyada cehennemi yaşatan feodal ağaları neden başlarında tutup peşlerinden gittiklerini anlayamıyorum.
Hele hele o feodal ağaların hiperdemokrat söylemlerle hak/adalet/eşitlik/paylaşım diye kendini ortaya atmalarına ama bu adamların ve kadınımsıların hepsinin ayrı bir hobarak veya gubarak aşiretinin lideri olmasına hiç anlam veremiyorum.
iki tane götü boklu cahili şıh diye adam yerine koyup, güya dini bütünlük edip, uyuşturucu kaçakçılığı yapmalarına, binleri yüzbinleri zehirleyerek en dinsizden beter günaha gömülmelerine hayret ediyorum.
Kendilerine eğitim için gönderilen öğretmenleri, hizmet için uğraşan doktorları katletmelerine; okul ve sağlık ocaklarını, yolları, elektrik ve telefon direklerini tahrip etmelerine hiç kafam basmıyor.
Memleketin "ikinci adam"ı -hadi onu beğenmediniz- ikinci cumhuriyetcisi bir kürt iken, kürtten bu memlekete cumhurbaşkanı, başbakan, meclis başkanı, sayısız bakan, milletvekili, bürokrat, serbest meslek ehli olmuşken, fırsat eşitsizliğinden bahsetmeyi; elin avrupalısının üniversitede okumaya hak kazanabilmesi için binlerce euro ve ortalamanın üzerinde bir zeka gerekirken türkiye'de bedava ve ulaşması hiç de zor olmayan üniversite eğitimi alırken yarıda bırakıp yine fırsat eşitsizliğinden dem vurarak dağa çıkmayı hafsalam kabul etmiyor.
Çok uzağa gitmeye gerek yok Kırklareli'nin köylerinde yakın zamana kadar elektrik yokken, ankara'nın/konya'nın kırşehir'in nevşehir'in köylerinde daha beter bir sefalet yaşanırken ve başka kimse devlete düşman olmuyorken "biz fakiriz, devlet bize bakmıyor" diye ayaklanmak karşısında dumura uğruyorum. Hele hele fakirlikten dem vurup aile başı 9-10 çocuk yapmak beni beyin iflasına gark ediyor.
Anlayamıyorum arkadaş, anlayamıyorum. Quantum fiziğini, reel politiği, insan endokrin sistemini, nuri bilge ceylan filmlerini anlıyorum da "kürt halkının acılarını" inatla anlayamıyorum.