eropadan ben ne biliyim usa dan falan birleri gelse dese, kardeşim türk mizahı nedir ne değildir? siz naparsınız dese.. sorsa böle bişi. kendisine alpay erdem i göstertip, biz aha böyle bişiyiz, burdan takibedin bizi, deyebiliriz.. evet..
--spoiler--
Zaman birimleri içerisinde, en samimi dakikadır. Dakika bizdendir. 10 dakikaya geliyorumda bir sıcaklık vardır. insanın içine bir neşe gelir. Dakika, kendisine dakka dememize içerlemez. Mahallemizin çocuğudur. 5 dakikada Beşiktaşta bir coşku vardır mesela. Kabına sığmayan bir delikanlıdır. Sevecendir, cana yakındır, candır, candakikadır. Saat, sıkıcıdır. insanı strese sokar. Kaç saat olduda bir soğukluk vardır. Saatiniz kaçta bir yavşaklık vardır. Saat kaçmıyo, yerinde duruyoda, bir .bnelik vardır. Saat, kötü esprilere çanak tutmakta hiçbir beis görmez. Kolumuzu ısırınca saat oluyo ya bi de, Allah onun belasını versin. Saate mesela, asla güvenilmez. G.tü başı ayrı oynar. S.k var gibi bi ileri bi geri alınan, vay efendim yaz saatiymiş, vay efendim kış saatiymiş, bişeye güvenilir mi. Bi dur da, bi yerinde dur. Karakterini bilelim. Sevmem saati. Kaypaktır. Daha bugüne bugün, dakikanın, tüm yurtta, aynı anda, bir dakika ileri alındığını duydunuz mu. Duyamazsınız. Çünkü dakikanın laf ağzından bir kere çıkar. Saniyeye gelince, kendisini ciddiye almıyorum. Saniyeyle işi olanın saniye kadar aklı yoktur, buna inanırım. Ya bi saniye dinledeki mantıksızlık, bi saniye dinlenir mi insan, iki saniye sonra geliyorumdaki şımarıklık, iki saniye sonra gelinir mi, beni saniyeden soğutan, sonsuz sebepten sadece ikisi. Hoş bu sebepler olmasa da sevmezdim saniyeyi. Gereksiz bir aceleciliği var. Bi de bunun nanosu, pikosu, mikrosu var ki, evlerden uzak. Peki zaman birimleri bu kadar mı. Değil tabi ki. Salisesi var yılı var, mevsimi var ayı var, var oğlu var. Ama bunlar benim empati kuramadığım birimler. Benim dünyamda yeri yok bu birimlerin. Yok.
--spoiler--