kuran-ı kerim'in hüküm içeren ayetleri kuran indiğinden beri uygulana gelmektedir. namaz ve oruç gibi, tesettür de (sadece başörtüsü değil) kuran-ı kerim in kesin bir hükmüdür. nasıl uygulanacağını, peygamber efendimiz (s.a.v) in tatbikleri ile anlayabiliriz. nasıl ki namaz'ın nasıl kılındığını kuranı kerimden değil de o'ndan öğrendiysek, tesettürü de onun eşlerinin örtünme şeklinden anlamak çok kolay olacaktır.
yani yıllardır islam aleminde; peygamberimiz, dört halife, emeviler, abbasiler, imamı gazali, diyanet vs. herkes tesettür konusunda aksi bir yorum dahi yapmamışken, yaşar nuri'nin tercümesi olan "yorumsuz kuran'dan" ben bunu anlıyorum demek kusura bakmayın ama akıllı geçinmektir.
bakın askerlikle ilgili kanuna, askerliğin 6 ayını gönüllü olarak yapıyoruz. size şubede bir kağıt imzalatıyorlar. gidin orada da diyin bakalım "ben kanunu okudum gönüllü kısmını yapmak istemiyorum." belki şube müdürü albay sizi öğlen yemeğine falan götürür, gönlünüzü almak için.
yani yazılı bir şeyi yorumlamaktansa onun genel uygulanış biçimine uymak kaçınılmaz bir durumdur. bu koyun psikolojisi gibi görülebilir ama bazen koyun olmakta fayda var.