incirlik üssü'nde görevli bir amerikalı asker abimiz (ki bu üssün bağımsız bir ülkede ne işi var, bu abi burada ne yapıyor diye sormamak gerekiyor) adanalı bir kızcaazla tanışıyor, aşık oluyor ve bir yıl flirt ediyorlar. (ki aynı şekilde bu tanışma nasıl oluyor, amerikalının flirt'ten anladığı ne, nasıl yürüyor diye de sormamak gerekiyor)
gel zaman git zaman amerikalı abi ailesine diyor, evleneceğim diye.. ailesi de montana'daki evlerinde bir mescit kuruyor. (nasıl bi enerjiyse) ve kızı davet ediyor..
hikaye bu ya; kız namaz kılmıyor (Allah (C.C.) onu kahretsin) ve amerikalının aile meclisi toplanıyor.
soruyorlar kıza: "sen nasıl müslümansın ki namaz kılmıyorsun?"
kız yanıtlıyor: "ben namaz kılmadan müslümanım?"
yanıt geliyor: " de hadi git ülkene, zındık seni, gözümüz görmesin!"
amerikalı abimiz de kızı o kadar seviyor ki ilk uçağa bindirip gönderiyor ailesinin yanına..
kıssadan hisse: amerikalılar o kadar iyidir ki; her şehire bir üs kurdurursak dinimizi namazımızı vs. garanti altına alıp, kızlarımızı dinibütün insanlar olarak güvenilir amerikalı damatlarımıza emanet edebiliriz..