bu tür başlıklar daha önce açılmıştı. bu tartışmayı yeni bir tartışma zannedenler var. bu tartışma kurtuluş savaşında yararlık gösteren birçok kahraman atatürk'e karşıt fikirlere sahip olduğunda çeşitli bahanelerle asılması, bir köşeye çekilmeye zorlanması veya sürgüne gönderilmesiyle atatürk sağ iken başlamış ve devam etmiştir. marx'a göre "tüm devrimciler uzun bir süre diktatörlük yapmak zorundadırlar. bu şekil davranmazlarsa karşıt devrimciler zamanla insan haklarını, demokrasiyi bahane ederek yapılan devrimleri yumuşatarak yok ederler. alman sosyalist devriminin başarısızlığı erken normal yaşama geçmektir." atatürk kendinden önceki devrimcilerin yaşadığı zorlukları görüp cumhuriyet boyunca bir diktatörlük rejimi sürdürmüştür. lozan antlaşmasının imzalanmasından sonra meclisin lozan antlaşmasına karşı çıkıp kabul etmeyeceği anlaşılınca, meclisi feshedip kendi seçtiği insanlardan oluşan bir meclis seçmiş ve hayatı boyunca tüm seçimleri kendisi yapmaya devam etmiştir. meclise kendi adamlarını seçip, ülkeyi tek adam olarak yönetmek diktatörlük değilde nedir? diktatörlüğün karşıtı demokrasi ise hangi devrim demokratik yollarla yapıldı? öz söylemek gerekirse atatürk devrimlerini diktatör olmazsa gerçekleştirebilir miydi? yıllar geçmesine rağmen demokrasi halen tam anlamıyla yok ve devrimler halen diktatörlük ile ordu ve yargı tarafından korunuyor. işe yaramaz şapka kanunu dahi kaldırılamıyor.
(bkz: atatürk ü diktatör sanan zihniyet)
edit: bazı yanlış anlamaları gidermek gerektiğinden ekleme yapma zorunluluğu... marx'ın proleterya diktatörlüğü ile atatürk'ün uyguladığı burjuva diktatörlüğü birbirinden tamamen zıttır. fakat atatürk, yaptığı devrimlerin yok edilmesinin önüne geçmek için marx'ın görüşlerine uygun şekilde, uzun süre diktatörlüğü sürdürmüştür. belki atatürk marx'ın devrimin devaamlılığı konusunda onu örnek aldı. fakat proleterya diktatörlüğü nerden baksanız yine de çoğunluk diktatörlüğüdür, atatürk'ün tek adam diktatörlüğü ile çok zıttır. birleştikleri nokta devrimlerin herhangi bir şekilde diktatörlükle korunabilmesidir.
sosyalist devrimler iki yoldan geçer. birincisi burjuva devrimi ve burjuva diktatörlüğü, ikincisi ise zamanla burjuvaya karşı yapılan halk(proleterya) devrimi ve diktatörlüğü.
burjuva devriminde aydınlar halkı feodalite ve emperyalizme karşı örgütler ve ayaklandırır. yukardan aşağı doğru çalışır. proleterya devrimi aşağıdan yukarı doğru burjuvalara karşı yapılır.