e muhtıra nın akp nin işi olma ihtimali

entry12 galeri
    1.
  1. dün akşam enver aysever'in skytürk'te yayınlanan aykırı sorular adlı programında emekli bir koramiralin 27 nisan muhtırası hakkındaki yorumunu duyunca sözlükte yeniden gündeme getirme gerekliliğini hissettim. kendisi programda muhtırayı asker gözünden anlatmış olup, muhtırayı ilk gördüğünde inanılmaz derecede şaşırdığını belirtmişti. hatta muhtırayı genelkurmay sitesini hackleyen birisinin yaptığı bir şaka olarak kabul ettiğini, genelkurmayın da prestijini kaybetmemek adına bu zaafı örtmek için muhtıraya sahip çıktığını düşündüğünü aktardı. zira ortada fol yokken "laiklik tehlikede" gibi klişe bir laf ü güzafın genelkurmayca, hem de seçimlere 3 ay kala zikredilmesi %47 mefhumunun baş aktörüydü; bugün bunu hepimiz kabul ediyoruz.

    fakat benim burada arzetmek istediğim nokta aradan 2,5 sene geçmesine rağmen bu muhtıranın bir komplo olduğunu, hepsinin akp'nin ikinci kez iktidara gelmesini sağlamak adına gerçekleştirilmiş bir kumpas olduğunu söyleyen kimsenin çıkmadığı noktasıdır. sadece ve sadece geçenlerde oktay vural'ın bu ihtimale parmak bastığını seyretmiştim. "e-muhtıra bir akp planıydı" dedi öyle de kaldı. öyle ye her olgunun bir de tezatını da düşünmek gerekir, ta ki bir senteze varana kadar. komplo teorisi de denebilir buna lakin ünlü bir yazar, en büyük komplo teorisinin komplo teorilerine inanmamak olduğunu yazmıştı bir kitabında. şöyle ki:

    11 eylül saldırısının abd'nin kendi planı olduğunu birçok yerden duymuşuzdur. gerçekçi, ya da değil, sorun bu değil. sorun abd'nin yeni dünya düzeni planını hayata geçirmesine meşruiyet veren bu saldırının hala muallakta kalması. zira ladin'in akıbetini hepimiz biliyoruz. hala biryerlerden abd'yi tehdit videoları yayınlıyor. madem süper güçsün bul o zaman "terörüstini". aksi takdirde insanlar bunu "danışıklı dövüş" olarak algılayacaklardır.

    gelelim tekrar bizim muhtıraya...
    malum, büyükanıt ile rte'nin arası pek bir iyiydi. zahiren değil, hakikaten. "iki kişinin bildiği sır değildir" diyorlar, ser veriyorlar sırlarını vermiyorlar. en son rte "dolmabahçe görüşmesi benimle birlikte mezara gidecektir" demişti. gerçekten de öyle görünüyor. öyle görünüyor da bu halkın da tahammülü gittikçe azalıyor. bakın süleyman demirel de en son "insanlar adeta kendilerinden şüpheli hale gelmiştir. niye? çünkü mahkemelere insanların konuştuğu şeyleri delil olarak çıkarıyorsunuz, uyduruk şeyleri. böyle şey olmaz..." demişti. demirel gibi birisi dahi restini çekti.

    kandırıldık ey halkım! unutma bunu.
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük