insan hakları vb yalanların ardına saklanarak her türlü riyakarlığı yapanların cesaret edip iki kelam yazamadığı karşılaştırma.
sonuçta ikisi de insan, ve ikisinin de durumu birbirine benziyor.
birisi 1 yıl gibi kısa bir sürede ne hallere geliyor. ama diğeri için yok "davamızın simgesi" yok "devrim ateşini elinde tutan kahraman" gibi övgüler düzenler ne yazık ki okkır ölürken susuyorlardı.
genellemek elbette yanlış, sesini çıkartanlar olmadı değil oldu ama onların ki de cılız bir fısıltıdan başka bir şey değildi.
"benim için birisinin diğerinden farkı yok" diyemedi şimdilerde ortalığı yaygaraya verenler.
hatta insan hakları örgütü vb adlarla saklandıkları sivil toplum örgütlerinin ardından basın açıklaması yaparken "kuddusi okkır'ı bırakanlan güler zere'yi de bırakmalılar" diye yüzsüzlük yaptılar. diyemediler "erbakan'ı affedenler güler zere'yi de affetsin" diye!
güler zere yaptığının suç olduğunu bilerek bu yola giren ve suçunun cezasını çeken birisi, elbetteki içinde bulunduğu durumun bununla alakası olmamalı. zaten hastalığı nedeniyle cezasını çekemeyecek duruma gelmiş, bilincini kaybetmiş birine niye ceza veresin ki?
isimlerin veya suçlarının önemi olmamalı belirli bir noktadan sonra; zira insan yaşamı söz konusu. ama işte "benim davam doğru, herşeyden önce gelir" diyenler zamanında arkasına saklandıkları perdeleri birden atıveriyorlar bu tarz durumlarda.
